25 Eylül 2006 Pazartesi

İRAN: Barışçıl Muhaliflere Yönelik Baskılar Devam Ediyor

Uluslararası Af Örgütü
Genel Bildiri
AI İndeksi: MDE 13/108/2006 (Kamusal)
Haber Servisi No: 250
25 Eylül 2006

İRAN: Barışçıl Muhaliflere Yönelik Baskılar Devam Ediyor

Uluslararası Af Örgütü, İran'da insan hakları savunucularını, azınlık aktivistlerini ve barışçıl ifade ve örgütlenme özgürlüğünü kullananları hedef alan yeni gözaltı dalgası nedeniyle derin endişe duymaktadır.

Son günlerde gözaltına alınanlar arasında bir okul boykotunu savunan Azerbaycanlılar ve dört kadının idam edilme riski nedeniyle protesto gösterisi düzenlemek isteyen en az 10 kişi de bulunmaktadır. Ayrıca 100 günden uzun süredir mahkemeye çıkarılmadan ve suçlamaları belirtilmeden gözaltında tutulan tanınmış bir insan hakları aktivisti, İran yetkilileri tarafından "pişman olduğunu belirtmesi" için şiddetli baskılar gördüğünü açıklamıştır.

Uluslararası Af Örgütü İran yetkililerini, bir an önce temel insan haklarını barışçıl şekilde kullanan şahıslara ve insan hakları savunucularına yönelik gözaltıları durdurmaya ve gözaltındakilerin işkence ve kötü muamele görmediğini garanti etmeye çağırmaktadır.

Raporun Azerbaycanlılarla ilgili Bölümü:
En az 15 İran Azerbaycanlısının 1 Mehr (23 Eylül 2006) eğitim-öğretim yılının ilk gününü boykot çağrısıyla ilgili olarak gözaltına alındıkları rapor edilmiştir. Benzer boykot çağrıları geçen yıllarda da yapılmıştır. Bu şahısların arasında söz konusu boykotla ilgili afişlerin dağıtımı nedeniyle 9 Eylül 2006'da Tebriz'e giderken gözaltına alınan ve bu şehrin İstihbarat Bakanlığı gözaltı merkezine götürülen 52 yaşındaki Esedullah Selimi de vardır. Sulduz (Negede) şehrinden İskender Mirzai ve Mehdi Vahidi 14 Eylül'de, Tebriz'den Ali Sadiq Beyreq ise 15 Eylül'de aynı nedenle gözaltına alınmışlardır. 2006 yılının Mayıs ayında Azerbaycanlıların kitlesel protesto gösterilerinde gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan bazı aktivistler de gözaltına alınmışlardır. Çengiz Bakhtaver, Gulamrıza Emani ve Hasan Erk (Hasan Ali Hajabollu) bunlardan bazılarıdır.

(bkz. Acil Eylem Çağrısı 151/2006, AI İndeksi MDE 13/055/2006 ve Genel Bildiri İran: Authorities should exercise restraint in policing Babek Castle gathering and address human rights violations against Iranian Azeri Turks, AI İndeksi MDE 13/074/2006). 21 Eylül'de Evezpur ailesine mensup üç kardeş Tebriz'deki evlerinde gözaltına alınmışlardır: 25 yaşındaki Mustafa, Murtaza ve 14 yaşındaki Muhammed Rıza daha önce 2006 yılının Nisan ayında gözaltına alınmış (bkz. Acil Eylem Çağrısı 120/06 MDE 13/047/2006 ve MDE 13/068/2006), Muhammed Rıza Evezpur'un gözaltında tutulduğu üç gün boyunca işkence gördüğü bildirilmiştir. Fereydun Mehdipur ve Muhammed Hüseyin Pourghorban 23 Eylül günü Urmiye (Urmu) şehrinde gözaltına alınmış olup nereye götürüldükleri bilinmemektedir. Teyid edilmemiş raporlara göre Urmiye'de bazı göstericiler İran güvenlik memurları tarafından yaralanmışlardır.

Arkaplan:
Çoğunlukla İran'ın kuzey-batısında yaşayan Azerbaycanlılar Türki bir dil konuşmakta ve en az 15 yıldan beri İran yetkililerinden anadilde eğitim haklarının tanınmasını talep etmektedirler.

İran Anayasasının 15. Maddesine göre: "İran halkının resmi ve ortak dili Farsçadır....Fakat basında ve toplu iletişim araçlarında yerel ve etnik dillerin kullanılması ve okullarda Farsçanın yanında yerel edebiyatın okutulması (öğretilmesi) serbesttir".

Uluslararası yasalara göre azınlık mensupları, özel ve kamusal alanlarda, rahatsız edilmeden ve ayrımcılığa uğramadan özgürce anadillerini kullanma hakkına sahiptirler. Devletler, bireylerin kendi dillerini kullanma haklarını reddedemez.

Devlet, ülkenin resmi dil(ler)inde eğitim verirken azınlık mensupları anadillerinde eğitim görecekleri ve devletin minimum eğitim standartlarına uyan okullar kurma hakkına sahiptirler. Her aile, çocuğunun alacağı eğitim türünü seçme hakkına sahiptir. Bu hak, çocuklarını devlet okullarının dışındaki eğitim kurumlarına göndermeyi de içerir.

Devlet yetkilileri; (a) azınlık mensuplarının anadillerini öğrenme ve geliştirmesini sağlamalı; (b) bölgedeki azınlık dillerinin korunmasını teşvik etmelidirler.

12 Mayıs 2006 tarihinde "İran" adlı devlet gazetesinde İran'ın Azerbaycanlı toplumunu rencide eden bir karikatürün yayınlanmasından sonra ülkenin kuzey-batı şehir ve kasabalarında kitlesel gösteriler başlamıştır. İran yetkilileri gösterileri bastırmak için, halka ateş açmak ve darp etmek dahil olmak üzere orantısız güç kullanmıştır. Yüzlerce gösterici gözaltına alınmış, bunlardan bir çoğu daha sonra serbest bırakılsa da bir kısmı hapis ve kırbaçlanma cezalarına çarptırılmıştır.

Devamını oku...

19 Eylül 2006 Salı

İRAN - Abbas Lisani (Leysanlı) , düşünce suçlusu

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/105/2006

19 Eylül 2006

UA 163/06 (MDE 13/063/2006, 08 Haziran 2006) Tecrit Gözaltısı/ İşkence Tehlikesi/ Sağlık Endişesi Raporuyla ilgili Ek Bilgi, Yeni Endişe: Vicdan Mahpusu (Düşünce Suçlusu)

İRAN - Abbas Lisani (Leysanlı) (E), 38 yaşında, aktivist, ve ailesi

Vicdan mahpusu (düşünce suçlusu) Abbas Lisani, İran'ın kuzey-batısındaki Erdebil Hapishanesinde tutulmaktadır. "devlet aleyhine propaganda yaymak" suçlamasıyla bir yıl hapis cezası alan aktivist, İran'daki Azerbaycanlı Türk toplumunun adına yürüttüğü barışçıl politik ve kültürel faaliyetleriyle ilgili olarak diğer davalarla da karşı karşıyadır. Raporlara göre Lisani'nin sağlık durumu kötüdür.

Abbas Lisani, 27 Mayıs'ta Erdebil'de yapılan bir protesto gösterisine katıldıktan sonra 3 Haziran 2006 tarihinde gözaltına alınmıştı. O, iki gün boyunca Erdebil'deki İstihbarat Bakanlığı gözaltı merkezinde tutularak daha sonra Erdebil Hapishanesine nakledilmişti. Ailesi, 7 Haziran'da sadece birkaç dakika süren ve Lisani'nin Erdebil Hapishanesinde tecrit gözaltısında tutulup açlık grevine başladığını açıkladığı bir telefon görüşmesine kadar onun durumundan haber alamamışlardı.

Abbas Lisani'nin ailesine erişimi kısıtlanmaktadır. Ailesinin ilk ziyaretine, gözaltına alındıktan 26 gün sonra 29 Haziran'da izin verilmişti. Onu sadece bir kez görmesine izin verilen avukatı, birkaç görüşme başvurusu daha yapmış, ancak bunlar reddedilmiştir.

Lisani'nin, sıvı almayı da reddettiği açlık grevi 58 gün sürmüş ve bu süreçte tecrit gözaltısında tutulmuştur. O 30 Temmuz'da açlık grevine son vermiş ve ailesiyle görüşmesine izin verilmiştir. Bu görüşmede oldukça zayıf olduğu ve konuşmakta zorluk çektiği bildirilmiştir.O, bu açlık grevi nedeniyle yaklaşık 30 kilo kaybetmiştir.

Uluslararası Af Örgütü Abbas Lisani'nin güvenliğinden endişe etmektedir. O şu anda bir kısmı uyuşturucu bağımlısı olan adli tutuklularla aynı hapishane bölümünde tutulmaktadır. İran'da birçok hapishanede siyasi tutuklulara ait bölümlerin olmasına rağmen bu tutuklular kimi zaman adli suçlularla aynı yerde tutulmakta ve bunun onların üzerindeki baskıyı arttırmak için yapıldığına inanılmaktadır. Abbas Lİsani'nin koğuştaki diğer tutuklular tarafından rahatsız edilip tehdit edildiği sanılmaktadır. Şu anda, daha önceki gözaltı sürecinde gördüğü işkencenin neden olduğu kaburga ağrıları, böbrek ve mide problemleri yaşamaktadır. Yeterli sağlık yardımının verilip verilmediği bilinmemektedir.

Abbas Lisani'ye yöneltilen suçlamalar, 2005 yılının Ağustos ayında Bağer Han'ın mezarı başında Meşrutiyet Devrimini anma törenine, 2005 yılında Babek Kalesindeki kültürel toplantıya ve 2006 yılının Mayıs ayında İran'ın kuzey-batısındaki kitlesel gösterilere katılımını da içermektedir.

6 Eylül 2006 tarihinde Keleyber İnkılap Mahkemesi Abbas Lisani'yi ceza kanununun 500. maddesine göre "devlet aleyhine propaganda yapmak" suçlamasıyla bir yıl hapis cezasına mahkum etmiştir. Mahkeme kararında suçlamaların kaynağı aktivistin 2005'teki Babek Kalesi toplantısına katılması ve diğerlerini de katılıma çağırması, bu toplantıda Azerbaycan Türkçesinde şiirler okuması, "Türkçe" bir takvim yayınlayıp çoğaltması, internet aracılığıyla yurtdışına mesajlar göndermesi, yurtdışındaki destekçilerini araması ve Azerbaycan Türk milliyetçiliği ile bağımsızlığını desteklemeyi planlaması olarak belirtilmiştir.

Uluslararası Af Örgütü, Abbas Lisani'ye yöneltilen "devlet aleyhine propaganda yaymak" suçlamasının tanınabilir adli suç kapsamına girmediğini düşünmektedir. Ayrıca yargı kararına göre bu suçlamanın kaynağını aktivistin İran'daki Azerbaycan toplumu adına yürüttüğü barışçıl siyasi ve kültürel faaliyetler oluşturmaktadır. Buna göre Uluslararası Af Örgütü Abbas Lisani'yi bir vicdan mahpusu (düşünce suçlusu) olarak görmekte ve hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakılmasını talep etmektedir.

Raporlara göre Abbas Lisani, yakında Tebriz İnkılap Mahkemesinde 2005 yılının Ağustos ayında katıldığı Meşrutiyet Gününün yıldönümü toplantılarıyla ilgili yargılanacaktır.

Abbas Lisani'nin aile bireyleri de rahatsız edilmiş, eşi, onun durumuyla ilgili bilgileri açıklamamasına dair tehdit edilmiştir. Ailenin tek gelir kaynağı olan kasap dükkanı kapatılmış ve çalışma izinleri iptal edilmiştir.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen İngilizce, Farsça, Arapça, Fransızca ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Abbas Lisani'nin, 2005 yılındaki Babek Kalesi etkinliğine katılımı dahil olmak üzere İran'daki Azerbaycan toplumu adına yürüttüğü barışçıl siyasi ve kültürel faaliyetler nedeniyle "devlet aleyhine propaganda yapmak"la suçlanarak bir yıl hapis cezasına çarptırılması nedeniyle endişe duyduğunuzu belirtin;

- Uluslararası Af Örgütü Abbas Lisani'yi bir vicdan mahpusu (düşünce suçlusu) olarak görmekte olup hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakılmasını talep ettiğini bildirin;

- Yetkilileri bir an önce Lisani'nin avukatına, ailesine ve talep edeceği sağlık yardımına düzenli ve koşulsuz erişimini sağlamaya çağırın;

- Abbas Lisani'nin güvenliğinden endişe ettiğinizi belirterek İran yetkililerine, onu tutukluların saldırısından korumayı önermeleri çağrısında bulunun;

- Yetkililer tarafından rahatsız ve tedirgin edildikleri bildirilen ailesinin güvenliğinden endişe duyduğunuzu belirterek, onlar için gereken her tedbirin alımasını talep edin.

Devamını oku...

12 Eylül 2006 Salı

İRAN - Reza Abbasi (E), insan hakları savunucusu

KAMUSAL BELGE
AI İndeksi: MDE 13/101/2006

12 Eylül 2006

UA 246/06 Güvenlik Endişesi/ Adil olmayan Yargılama/ Olası Düşünce Mahkumu

İRAN - Reza Abbasi (E), insan hakları savunucusu

İran'daki Azerbaycan Türk toplumuna mensup insan hakları savunucusu Reza Abbasi, ülkenin kuzeybatısındaki Zenjan şehrinde 27 Haziran'dan beri gözaltında tutuluyor olup işkence kötü muamele riskiyle karşı karşıyadır.Uluslararası adil yargılama standartlarına uymadığı belirlenen mahkemesi hala ilerleme aşamasındadır. Abbasi'nin, insan hakları çalışmaları dahil olmak üzere ifade özgürlüğünü kullandığı için gözaltına alınan bir "vicdan mahpusu" (düşünce suçlusu) olduğu sanılmaktadır.

Reza Abbasi, ASMEK (Azerbaycan Siyasi Mahpuslarını Müdafaa Komitesi) ve insan hakları ile demokrasinin yaygınlaştırılması konusunda çalışmaları olan İran Mezunlar Birliği'nin (Advar-e Takim-e Vahdat) üyesidir.
27 Haziran'da İstihbarat Bakanlığı'nın sorgulama için yapılan çağrısına yanıt vermeyince gözaltına alınmıştır. Şu anda Zenjan Hapishanesinde tutulduğu sanılmaktadır. Raporlara göre İstihbarat Bakanlığının Zenjan'daki yetkilileri, Abbasi ailesini kasten rahatsız etmekte ve yaşlı ebeveynlerini sürekli olarak sorgulanmaya çağırmaktadırlar.

5 Eylül'de Reza Abbasi Zenjan İnkılap Mahkemesi'nin 1. Şubesinde, ailesi ve avukatının olmadığı kapalı celsede yargılanmıştır. İkinci celse 11 Eylül'de avukatının katılımıyla gerçekleşmiştir. Avukatının verdiği bilgilere göre Abbasi ASMEK'de ve çeşitli öğrenci kuruluşlarındaki faaliyetleriyle ilgili sorgulanmıştır. Suçlamalarının "Dini lidere hakaret" ve "düzen aleyhine propaganda" olduğu bildirilmiştir. Mahkemenin kararı gelecek hafta açıklaması beklenmektedir.

Reza Abbasi, 12 Mayıs'ta devlet gazetesi İran'da yayınlanan ve Azerbaycan Türklerini rencide eden bir karikatüre tepki olarak başlayan protesto gösterilerinin ardından gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınması ayrıca 30 Haziran'da Azerbaycan Türklerinin, 9. yüzyılda yaşayan ve tarihi kahraman olarak kabul edilen Babek Hürremdin'in doğum yıldönümünü kutladıkları Babek Kalesi Toplantıları sırasında gerçekleşmiştir. Bu toplantıların sıkça İran yetkilileri tarafından bastırılmaya çalışıldığı ve bu yıl, güvenlik memurlarının katılımları engellemek amacıyla toplantılar öncesi bir çok kişyi gözaltına aldığı bilinmektedir.(detaylı bilgi için bkz. AI Public Statement:http://web.amnesty.org/library/Index/ENGMDE130742006?open&of=ENG-IRN)

GENEL BİLGİLENDİRME: 2006 yılının Mayıs ayında İran'ın Azerbaycan Türk nüfusunun çoğunlukta olduğu kuzey-batı şehirlerinde, 12 Mayıs günü devlet gazetesi "İran"da yayınlanan ve Azerbaycanlıların çoğunun hakaretamiz olarak kabul ettikleri karikatürler protesto edildi. Bu gösterilerde yüzlerce katılımcı gözaltına alındı. (bkz. UA 151/06, MDE 13/055/2006, 26 Mayıs 2006 ve UA 163/06, MDE 13/063/2006, 8 Haziran 2006). Gözaltına alınanların bir kısmının işkence gördükleri ve tedaviye ihtiyaç duydukları bildirildi. Adı geçen gazete 23 Mayıs günü geçici olarak kapatıldı ve editörü ile karikatürlerin çizeri gözaltına alındı. İran'daki Azerbaycanlı kaynakların belirttiğine göre güvenlik güçlerinin müdaheleleri sonucu onlarca protestocu öldürüldü ve yüzlercesi yaralandı. Güvenlik güçleri gösterilerde ölenlerin olduğunu reddettiler, ancak 29 Mayıs günü bir polis memuru Sulduz (Negede) şehrindeki protestolarda 4 kişinin öldüğünü ve 43 kişinin yaralandığını açıkladı.

2002 yılında kurulan ASMEK'in, Reza Abbasi dahil olmak üzere dört kurucu üyesi 2004 yılının Nisan ayında faaliyetleri nedeniyle gözaltına alınmışlardır.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen Farsça, İngilizce, Fransızca, Arapça ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Reza Abbasi'nin bir insan hakları savunucusu olarak yürüttüğü faaliyetlerden dolayı gözaltına alınması nedeniyle endişe duyduğunuzu belirtin;

- Yetkililere, onun işkence ve kötü muameleye maruz kalmadığını garanti ederek, ailesine, avukatına, ve gerekirse sağlık yardımına ulaşmasını sağlamaları çağrısında bulunun;

- Yetkililere, uluslararası standartlara göre adli bir suçla yargılanmadığı halde onu hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakmaları çağrısında bulunun;

- Yetkililerden, gözaltı nedenini ve ona karşı yönetilen suçlamaları açıklamalarını talep edin;

- Yetkililer tarafından korkutulup tedirgin edildikleri bildirilen ailesinin güvenliğinden endişe duyduğunuzu belirterek, onlar için gereken her tedbirin alımasını talep edin.

Devamını oku...