27 Ekim 2006 Cuma

Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi - Müslüman din adamı

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/112/2006
27 Ekim 2006

UA 219/05 (MDE 13/046/2005, 24 Ağustos 2005) ve (MDE 13/067/2005, 04 Kasım 2005; MDE 13/046/2006, 04 Mayıs 2006) - Güvenlik endişesi/ İşkence ve kötü muamele korkusu/ Olası düşünce mahkumu Raporlarıyla ilgili Ek Bilgi

İRAN - Hojjatoleslam Ezimi Qedimi (Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi) (E), 32, Müslüman din adamı

Din Adamı Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi, 31 Ağustos 2006 günü Tebriz Hapishanesinden serbest bırakılmıştır. O bir yıllık hapis cezasının beş aylık bölümünü çekmiştir. Kadimi, serbest bırakıldıktan hemen sonra Uluslararası Af Örgütü ve üyelerine, yardımları için teşekkür etmiştir.

Raporlara göre serbest bırakılması kararını Din Adamları Özel Mahkemesi vermiştir. Bu kararın şartlı olduğu bilinmektedir. Yetkililer, İran'daki Azerbaycan topluluğu adına yürüttüğü faaliyetlere devam ederse onun tekrar hapsedileceğini ve yeni suçlamalarla yüzleşeceğini belirtmişlerdir. O ayrıca mesleğine devam etmekten menedilmiştir.

Hüccet'ül-islam Kadimi, 2006 yılının Ocak ayında Tebriz'deki Din Adamları Özel Mahkemesi 5. Şubesi tarafından Ceza Kanununun 19.,20.,48. ve 500., Adli Prosedürler Kanununun 42. ve Din Adamları Yasasının 42. ve 48. maddelerinden yargılanmıştır. Dava (İran'ın da taraf olduğu BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 14. (1) maddesinin ihlali olarak) kapalı celsede görülmüş ve Kadimi'nin (Sözleşmenin 14. (3) maddesinin ihlali olarak) avukata erişimi olmamıştır. Hakimin hem yargıç hem savcı olarak davada bulunması, uluslararası yargı bağımsızlığı standartlarına aykırıdır. Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'nin açıklamasına göre, Azerbaycan bölgelerinde nadiren görülen bir durum olarak yargıç Azerbaycan Türkçesini anlamamakta ve davayı Farsça olarak görmekte ısrar etmekteydi, Kadimi ise Farsça olarak kendini savunma zorluk çekmektedir.O ayrıca, hüküm dışında hiçbir mahkeme belgesinin kendisine sunulmadığını belirtmiştir.

Mahkeme, Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'yi Anayasanın 500. maddesine göre "sistem aleyhine çalışan toplulukların propagandasını yapmak"la suçlayıp bir yıl hapis cezası vermiştir. O ayrıca İran'ın Azerbaycan eyaletlerinden beş yıl sürgün ve Anayasanın 19. ve 20. maddelerine göre beş yıl yurtdışına çıkmaktan menedilme cezalarına çarptırılmıştır. Bu cezalar, BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 12. (1) ve 12. (2) maddelerinde tanınan ülke içinde seyahat ve ülkeyi terk etme özgürlüklerinin ihlalidir. O ayrıca "din adamlığı haysiyetine hakaret" suçlamasıyla 10 yıl boyunca din adamı elbisesini giymekten menedilmiştir, bu ceza ise sözleşmenin 18. maddesinde tanınan inancını belirtme özgürlüğüne aykırıdır.

Kadimi'nin temyiz başvurusu 20 Şubat 2006'da Din Adamları Özel Mahkemesinin 2. Şubesi tarafından reddedilmiştir. İddialara göre mahkeme onu "pan-Türkist faaliyetler yapmak" ve "Pan-Türkist muhalefet gruplarıyla işbirliği" ile suçlamıştır.

Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi, şiddete karşı olduğunu ve İran'daki Azerbaycan topluluğu adına yürüttüğü aktivizmin barışçıl olduğunu açıklamıştır. Uluslararası Af Örgütü, Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'ye yönelik "sistem aleyhine çalışan toplulukların propagandasını yapmak" suçlamasının ifade ve barışçıl örgütlenme özgürlüğü ile ayrımcılığa uğramama haklarını ihlal ettiğine inanmaktadır. Bu haklar BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 19.,21. ve 26. maddelerinde tanınmıştır. Haklarını barışçıl şekilde savunan İran'daki Azerbaycanlılara yönelik siyasi davalar ayrıca onların sözleşmenin 27. maddesinde tanınan haklarını ihlal etmektedir.

Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi tekrar tutuklanırsa, Uluslararası Af Örgütü onu, şiddet içermeyen protestoları ve İran'daki Azerbaycan topluluğu adına yaptığı barışçıl faaliyetler nedeniyle tutuklanan bir vicdan mahpusu (düşünce suçlusu) sayacaktır. Uluslararası Af Örgütü, Kadimi'nin serbest bırakılışının şartsız olmasını ve ona yönelik bütün kısıtlamaların kaldırılmasını talep etmektedir.

Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'nin sağlık durumunun Tebriz Hapishanesinde tutuklu bulunduğu dönemde kötüleştiği bilinmektedir. Dişlerinde sağlık sorunları olan Kadimi, 2006 yılının Mayıs ayında 20 gün ve Temmuz ayında bir dönem tedavi görmek için izin almıştır. Kadimi ayrıca sinüs iltihabı yaşamış, ancak hapishane yetkilileri sağlık yardımı yapmayı reddetmişlerdir. Bunun sonucu olarak enfeksiyon ilerlemiş ve baş dönmesi ile mide bulantısı sorunları yaşayıp ayakta durmakta zorluk çekmesine neden olmuştur. Halihazırda sağlık durumu oldukça kötüdür.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen İngilizce, Farsça, Arapça ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'nin serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladığınızı ancak bunun şartlı olması ve eğer İran'daki Azerbaycan topluluğu adına yürüttüğü barışçıl faaliyetlere devam ederse tekrar tutuklanacak olması nedeniyle endişe duyduğunuzu belirtin;

- Uluslararası Af Örgütü, Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'ye yönelik "sistem aleyhine çalışan toplulukların propagandasını yapmak" suçlamasının ifade ve barışçıl örgütlenme özgürlüğü ile ayrımcılığa uğramama haklarını ihlal ettiğine inanmakta olduğunu ve bu hakların İran'ın taraf olduğu BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 19.,21. ve 26. maddelerinde tanındığını belirtin;

- Buna göre Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi tekrar gözaltına alınırsa Uluslararası Af Örgütü'nün onu vicdan mahpusu (düşünce suçlusu) sayarak hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakılmasını talep edeceğini bildirin;

- Hüccet'ül-islam Ezimi Kadimi'ye yönelik kısıtlamaların ve seyahat özgürlüğü hakkını kısıtlayan Azerbaycan bölgelerinden sürgün ve ülkeyi terk etmekten menedilme cezalarının kaldırılmasını talep edin;

- Ona verilen din adamı elbisesini giymekten menedilme cezasının kaldırılmasını isteyerek bu cezanın dini inancını belirtme özgürlüğüne aykırı olduğunu belirtin;

- İran yetkililerine, Din Adamları Özel Mahkemesi gibi mahkemelerin kullanımını gözden geçirmeleri çağrısında bulunun;

- Bu mahkemelerinin kararlarının uluslararası adil yargılama standartlarına uymadığını belirterek, bu mahkemelerde reform yapılmasını ya da halihazırda sanıkların temel haklarını temin edemiyor olan bu mahkemelerin kaldırılmasını isteyin.

Devamını oku...

11 Ekim 2006 Çarşamba

İRAN - Mostafa Evezpoor (Mustafa Evezpur) (E), 25 yaşında ve kardeşi Mohammad Reza Evezpoor (Muhammed Rıza Evezpur) (E), 14 yaşında

KAMUSAL BELGE
AI Indeksi: MDE 13/118/2006
11 Ekim 2006

UA 273/06 Keyfi Gözaltı / Düşünce Mahkumları/ İşkence ve Kötü Muamele Endişesi

İRAN - Mostafa Evezpoor (Mustafa Evezpur) (E), 25 yaşında ve kardeşi Mohammad Reza Evezpoor (Muhammed Rıza Evezpur) (E), 14 yaşında

ve sayısı 13'ten çok olan diğer gözaltılar

Mustafa Evezpur ve 14 yaşındaki kardeşi Muhammed Rıza Evezpur, İran'daki Azerbaycanlı topluluğa mensub olup, eğitim-öğretim döneminin başladığı 1 Mehr (23 Eylül) gününden iki gün önce 21 Eylül'de gözaltına alınmışlardır. İran'daki Azerbaycanlı aktivistler eğitim-öğretim yılının ilk gününü boykot etme ve anadilde eğitim hakkıyla ilgili gösteriler yapma çağrısında bulunmuşlardı. Boykot öncesi ve sonrasında 15'ten çok gözaltı yaşanmıştır. (bkz. AI Public Statement, http://web.amnesty.org/library/Index/ENGMDE131082006?open&of=ENG-IRN). Bunlardan tamamı işkence ve kötü muamele görme riskiyle karşı karşıyadırlar.

Raporlara göre Mustafa ve Muhammed Rıza Evezpur, 16 yaşındaki kardeşleri Murtaza'yla birlikte 21 Eylül sabahı Tebriz şehrindeki evlerinde gözaltına alınmışlardır. İstihbarat Bakanlığı memurlarının, bu sırada oğullarının neden gözaltına alındığını soran Bay Evezpur'u darp ettikleri bildirilmiştir. Evezpur ailesinin evi aranarak kitaplarına ve ailenin bilgisayarına el konulmuştur.

9 Ekim veya ona yakın olan günlerde, Murtaza Evezpur'un serbest bırakıldığı ancak Muhammed Rıza'nın halen Tebriz'deki İstihbarat Bakanlığı gözaltı merkezinde tutulduğu bildirilmiştir. Mustafa Evezpur, açlık grevine başladıktan sonra Tebriz Hapishanesine yerleştirilmiştir. Gözaltındakilere aileleriyle görüşme ve avukat tutma hakkı verilmemektedir.

Uluslararası Af Örgütü, Mustafa ile Muhammed Rıza Evezpur'un ve boykotla ilgili gözaltına alınan diğerlerinin, İran'daki Azerbaycanlıların haklarını barışçıl aktivitelerle savundukları için gözaltına alınan "vicdan mahpusları" (düşünce suçluları) olduklarına inanmaktadır. Bu durumda, onların hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakılmaları gerekmektedir. Aksi takdirde uluslararası standartlara göre kabul edilebilir bir suçla yargılanarak bir an önce mahkemeye çıkarılmalıdırlar.

Mustafa, Murtaza ve Muhammed Rıza Evezpur'un daha önce 2006 yılının Nisan ayında gözaltına alınıp Muhammed Rıza'nın işkence gördüğü rapor edilmiştir. (bkz UA 120/06, MDE 13/047/2006, 5 Mayıs 2006: http://web.amnesty.org/library/index/ENGMDE130472006?open&of=ENG-IRN ve MDE 13/068/2006, 20 Haziran 2006: http://web.amnesty.org/library/Index/ENGMDE130682006?open&of=ENG-IRN).

GENEL BİLGİLENDİRME: İrandaki Azerbaycanlılar çoğunlukla Şii Müslüman olup Türki bir dil konuşurlar. İran'ın en büyük azınlığı olup resmi istatistiklere göre nüfusun %25-30'luk bölümünü oluşturan bu halk genelde ülkenin kuzeyinde ve başkent Tahran'da yaşamaktadır. İrandaki Azerbaycanlıların çoğu, dini azınlıklardan daha az ayrımcılık görmelerine ve ülke ekonomisine entegre olmalarına rağmen, anayasal hakları olan Azerbaycan Türkçesinde eğitim dahil olmak üzere daha geniş kültürel haklar talep etmektedirler. İran devlet yetkilileri Azerbaycan kültürel kimliğini ve anadili kullanım haklarını savunanlara kuşkuyla bakmakta ve onlara "pan-Türkizm yayılmacılığı yaparak ülke güvenliğine karşı eylemlerde bulunmak” gibi belli belirsiz sözlerle bezenmiş suçlamalar yöneltmektedirler.

İran'ın da taraf ülkelerinden biri olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre: "Hiçbir çocuk yasadışı ya da keyfi biçimde özgürlüğünden yoksun bırakılmayacaktır. Bir çocuğun tutuklanması, alıkonulması veya hapsi yasa gereği olacak ve ancak en son başvurulacak bir önlem olarak düşünülüp, uygun olabilecek en kısa süre ile sınırlı tutulacaktır." Ayrıca: "Özgürlüğünden yoksun bırakılan her çocuğa insancıl biçimde ve insan kişiliğinin özünde bulunan saygınlık ve kendi yaşındaki kişilerin gereksinimleri göz önünde tutularak davranılacaktır. Özgürlüğünden yoksun olan her çocuk, kendi yüksek yararı aksini gerektirmedikçe, özellikle yetişkinlerden ayrı tutulacak ve olağanüstü durumlar dışında ailesi ile yazışma ve görüşme yoluyla ilişki kurma hakkına sahip olacaktır." İran, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü temel hak olarak tanıyan BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesi'nin (ICCPR) de taraf ülkelerinden biridir.

Uluslararası yasalara göre, azınlık topluluklarına mensup olan insanlar kendi dillerini kamu ve özel alanlarda, özgürce ve hiç bir müdahele olmadan kullanma hakkına sahiptirler. Devletler bir insanın anadilini kullanma hakkını reddedemezler. Devletler ülkenin resmi dil(ler)inde öğretim yaparken azınlık mensuplarının, ülkedeki eğitim standartlarına uygun olarak anadillerinde öğrenim verecek okullar kurmaya hakları vardır.
Ebeveynler, çocuklarının göreceği eğitim tarzını seçebilmelidirler, bu hak çocuklarını kamu yetkililerinin yönettiklerinden ayrı kuruluşlara göndermeyi de kapsar.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen Farsça, İngilizce, Fransızca, Arapça ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- İhtimalen tecritte tutulan Mustafa ve Muhammed Rıza Evezpur'un sağlığından endişe ettiğinizi belirtin;

- 1 Mehr boykotu sırasında gözaltına alınan diğer 13 kişiyle ilgili endişe duyduğunuzu belirterek gözaltındakilerden hiçbirinin işkence ve kötü muamele görmediklerinin garanti edilmesini isteyin.

- Yetkililerden, gözaltındakilere aileleriyle düzenli iletişim kurma ve hemen avukat tutma izni verilmesini, ayrıca gerekirse sağlık yardımı sağlanmasını isteyin.

- Yetkilileri, uluslararası standartlara göre adli bir suçla yargılanmadıkları takdirde aktivistleri hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakmaya çağırın;

- Yetkililere BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesi (ICCPR) ve Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin taraf ülkelerinden biri olarak yükümlülüklerini hatırlatın.

Devamını oku...