31 Aralık 2008 Çarşamba

İran’da Azerbaycanlı Siyasi Mahpuslarını Savunma Kuruluşunun Aylık Raporu - Aralık 2008

İran İslam Cumhuriyetinin devlet güvenlik güçlerinin, barışçıl yollarla ayrımcılığa karşı çıkan ve milli kimliklerini korumak için çalışan Azerbaycanlı kültürel aktivistlere yönelik baskıları artarak devam etmektedir.

Keyfi tutuklamalarla karşı karşıya kalan bu aktivistler mahkemeye çıkartılmadan ve haklarındaki suçlamalar resmi olarak belirtilmeden hapiste tutulmaktadırlar. Avukatları ve aileleriyle görüştürülmeyen mahpuslar işkence ve çeşitli kötü muameleye maruz kalma tehlikesi altındadırlar.

Geçici Olarak Tutuklu Bulunanlar (Gözaltına Alınanlar)

Azerbaycanlı iki kültürel aktivist olan Tahran-Şehid Recayi Üniversitesi mimarlık bölümü öğretim görevlisi mühendis Abdullah Abbasi Cavan ve Erdebil-Razi Üniversitesinin Öğrenci birliğinin eski başkanı Hüseyin Hüseyni, 13 Kasım 2008 tarihinde Rey şehrinde tutuklanmışlardır. Bu tutuklama, aktivistler Settar Han'ı (Azerbaycanlıların 1906-1914 yıllarındaki inkılap hareketine önderlik eden tarihi kahramanı) Anma Merasimine katılırken gerçekleşmiş ve onlar Tahran'ın Evin Hapishanesinin İran istihbarat servisi tarafından kontrol edilen 209. bölümüne yerleştirilmişlerdir.

Aile bireylerinin aktivistlerin nerde tutulduğunu öğrenme çabaları sonuçsuz kalmış ve güvenlik güçleri tarafından tehdit edilerek bir daha başvurmamaları söylenmiştir.13 Kasım'dan beri bu mahpusların aile bireyleriyle kurabildiği tek bağlantı, Abdullah Abbasi Cavan'ın tutuklandığı 10. günde kardeşiyle yaptığı 1 dakikadan kısa süren telefon görüşmesi olmuştur.

Evin hapishanesinin 209. bölümünden geçtiğimiz haftalarda serbest bırakılan iki düşünce suçlusunun verdiği bilgiye göre mühendis Abdullah Abbasi Cavan, kanunsuzca tutuklanmasını ve temel insan haklarının çiğnenmesini protesto etmek için son çare olarak 12 Aralık 2008 tarihinde (tutuklanmasının 23. gününde) açlık grevine başlamıştır.

9 Kasım 2008 tarihinde Tebriz'de tutuklanan Azerbaycanlı kadın hakları savunucusu gazeteci Şehnaz Gulami halen belirsiz durumda hapistedir. Gulami, gözaltı süresinin uzatılmasına ve sorgulamaların devam etmesine karşı itiraz olarak 21 Kasım 2008'de 8 gün süren bir açlık grevine başlamıştı.

Geçtiğimiz günlerde onla görüşmeyi başaran ailesinin belirttiklerine göre Gulami'nin sağlık durumu kötüleşmiş,ancak tedavi ve ilaçlar konusunda sıkıntılar ve sınırlamalarla karşı karşıya kalmıştır.

Tebriz Hapishanesinin kadınlar bölümünde tutulan Şehnaz Gulami'nin tutuklama kararı Tebriz 4. Sorgulama Şubesinin hakimi Haşimzade tarafından verilmiştir. Suç dosyasının araştırma aşamasında olması sebebiyle sorgulama devam etmektedir ve hakkındaki suçlamalar henüz bilinmemektedir.

Azerwomen webblogunun yazarı olan gazeteci Şehnaz Gulami geçtiğimiz yıl Ağustos ayında da Tebriz İnkılap Mahkemesinin 1. Şubesi tarafından "düzen aleyhine propaganda" suçlamasıyla 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu gazeteci daha önce 1989-1994 yılları arasında siyasi mahpus olarak 5 yıl ve 2007 yılının Ağustos ayında ise 1 ay boyunca tutuklu kalmıştı.

Yeni Tutuklamalar

12 Aralık (21 Azer) günü, İran'da Azerbaycan Hükumetinin kurulması ve Türk dilinin resmileşmesinin 66. yıldönümünde Urumiye şehrinde en az 7 kişi güvenlik güçleri tarafından tutuklanmıştır.

Navid Sultani, Said Mahmudi, Hoccet Mahmudi, Setare (Ulduz) Kasımi ve Rahman Kasimi, 3 hafta gözaltında tutulduktan sonra 4 Ocak 2009 tarihinde teminat karşılığında serbest bırakılmışlardır.

Bu aktivistler 10-12 Aralık 2008 tarihlerinde kendi evlerinde tutuklanmışlardır. Güvenlik güçleri onların evlerini arayıp bilgisayarlarına,cdlerine, kitap ve belgelerine el koymuşlardır.

Aktivistlerin hepsi 3 hafta boyunca Ettelaat merkezinde ve Urumiye Hapishanesinde tutuklu bulunup sorgulanmışlardır. Bu süre boyunca ailelerine onlarla görüşme izni verilmemiştir, ancak bazıları tek seferliğine bu imkana sahip olmuşlardır.Aktivistlere avukat tutma hakkı da verilmemiştir.Ailelerinin belirttiğine göre onlar "Urumiye şehrinin Ettelaat merkezinde sorgulandıkları süre boyunca işkence ve kötü müameleye maruz kaldılar".

27 yaşındaki Azerbaycan Milli Hareketi faali Tovhid Hüseyinpur, 6 Kasım 2008 tarihinde Urumiye şehrinde sokakta bildiri dağıtırken tutuklanmış ve 14 Aralık 2008'de, 10 milyon tomen teminat karşılığında tutuklu bulunduğu Urumiye Ettelaat merkezinden geçici olarak serbest bırakılmıştır.

Her yıl 12 Aralık (21 Azer) tarihinde, 1945'te Azerbaycan Milli Hükumetinin kuruluşu ve Azerbaycan Türkçesinin resmi dil olmasının yıldönümü nedeniyle Urumiye ve diğer Azerbaycan şehirlerinde havaifişek gösterileri düzenlenir ve bildiriler dağıtılır.

Vahid Şeyhbağlu, Tebriz Azad Üniversitesi İktisat bölümü öğrencisi ve "Arman" öğrenci teşkilatının eski üyesi, 24 Aralık 2008 Çarşamba akşamı Tebriz'deki evinde tutuklanıp Ettelaat merkezine götürülmüştür. Bu süre boyunca Şeyhbağlu, ailesiyle sadece bir telefon görüşmesi yapabilmiş ve tutuklanma nedeni halen belirlenememiştir.

Vahid Şeyhbağlu, daha önce 28 Kasım 2008 tarihinde de Tebriz hapishanesinden aylar sonra serbest bırakılan 9 Tebrizli öğrenciyi karşılama törenine katıldığı için birkaç kişiyle birlikte tutuklanmış ve birkaç saat sonra serbest bırakılmıştı. Tutuklananlar arasında bulunan Tebrizli aktivist Cemşid Zareyi, 18 Kasım Cumartesi günü işyerinde tekrar tutuklanmış ve 9 gün gözaltında tutulduktan sonra 20 milyon tomen teminat karşılığında Tebriz Hapishanesinden serbest bırakılmıştır. Vahid Şeyhbağlu, 2006 Mayıs ayında Azerbaycan Türklerinin İran gazetesinin hakaret içerikli karikatürüne karşı düzenlediği protesto gösterilerine katıldığı için Tebriz'de tutuklanmış ve 50 gün tutuklu kaldıktan sonra teminat karşılığıyla serbest bırakılmıştı.Şeyhbağlu, daha sonra 91 gün şartlı hapis cezasına çarptırıldı.

Çıkarılmış Hükmler:

Erdebil şehrinden Azerbaycanlı öğrenci aktivist Esger Ekberzade, "ülke güvenliğini bozmak" suçlamasıyla 5 yıl Zahidan Hapishanesine sürgün cezasına çarptırıldı.

Esger Ekberzade'nin hükmü, 10 Aralık 2008 tarihinde mahkemenin ilk celsesinde Erdebil İnkılap Mahkemesinin hakimi Hüseyinzade tarafından verildi.Ekberzade'nin belirttiğine göre 10 dakika süren mahkemede ona kendini savunma izni verilmemiş ve hakim sadece iki soru sorarak hükmü vermiştir.

Hakimin dosyada yönelttiği suçlamalardan bir kısmı şunlardır: Azerbaycan Milli Hareketi topluluğunu kurmak, Pantürkist (Türkçü) yazar Muhammed Ali Ferzane'nin cenaze törenine katılmak, öğrenci toplantılarına katılmak, Azerbaycan geleneksel dansları kursuna gitmek ve etnik bir simge olarak eliyle Bozkurt sembolünü göstermek, uluslararası kuruluşlara,topluluklara ve Savalan Sesi internet sitesine haberler yaymak, cd,bildiri ve ilanlar çoğaltıp dağıtmak, ayrılıkçı ve milliyetçi düşünceleri yaymak.

Esger Ekberzade'nin yargılandığı mahkeme avukatsız ve kapalı olarak gerçekleşmiştir.

23 yaşındaki Erdebil Peyam-i Nur üniversitesi kimya bölümü öğrencisi Esger Ekberzade, 9 Haziran 2008 tarihinde üniversite çıkışında güvenlik güçleri tarafından tutuklanmış ve 28 gün sonra 30 milyon tomen teminat karşılığında serbest bırakılmıştı.

Bu süre içinde Ekberzade'nin ailesi, 20 gün boyunca onun tutulduğu yerden ve durumundan tamamen habersiz bırakılmıştır. Serbest bırakıldıktan sonra belirttiğine göre bu aktivist tutuklu bulunduğu süre boyunca doğru olmayan suçlamaları itiraf etmesi için fiziksel ve ruhsal işkenceye maruz kalmıştır.

Esger Ekberzade, bu karardan bir kaç gün sonra, tekrar Erdebil Ceza Mahkemesi 105. Şubesi Başkanı Hakil Hüseyiniyan tarafından "düzen aleyhine çalışan toplulukların propagandasını yapmak" ve "halkı ayaklanmaya teşvik etmek" suçlamalarıyla 6 ay şartlı hapis cezasına mahkum edilmiştir.

Bu hükmün nedeni sadece daha önce tutuklanan bazı şahısların, Erdebil'de milliyetçi bildiriler dağıtıldığını belirtmeleri ve tutuklu bulunduğu dönemde internet sitelerinde onunla ilgili haberlerin yayılması olarak gösterilmiştir.

Esger Ekberzade daha önce anadilde eğitim hakkı için yapılan gösterilere ve 2006 Mayıs ayında Azerbaycan şehirlerindeki protestolara katılımı nedeniyle tutuklanmış ve "Milli güvenliğe karşı çıkmak", "Düzen aleyhine propaganda" suçlamalarıyla kapalı mahkemede yargılanıp hapis ve para cezasına çarptırılmıştı. Uluslararası Af Örgütü 2006 Kasım ve 2007 Şubat aylarında yayınladığı bildirilerle Esger Ekberzade'nin durumuyla ilgili endişelerini bildirmişti.

Azerbaycanlı kültürel aktivistler Ali Sadıki, Hamid Vahid Rezainiya ve Ekber Hüseyinnejad, " Düzen aleyhine propaganda" ve "Milli güvenliğe karşı faaliyet" suçlamalarıyla birer yıl hapis cezasına çarptırılmışlardır. 2006 yılının Mayıs ayında Azerbaycanlılar tarafından İran gazetesinin hakaret içerikli karikatürüne karşı yapılan protesto gösterilerinin 2. yıldönümü nedeniyle basılan ilanlar ve cdler bu suçlamaların nedenleri olarak gösterilmiştir.

Bu aktivistlerin yargılanması Tebriz İnkılap Mahkemesinin 2. Şubesi tarafından avukatsız ve kapalı olarak gerçekleşmiştir. Aktivistler 15 Mayıs 2008 tarihinde, Azerbaycan şehirlerindeki Mayıs ayı protestolarının 2. yıldönümünde tutuklanıp yaklaşık bir ay boyunca gözaltında tutulmuşlardı.Daha sonra teminat karşılığında Tebriz Hapishanesinden serbest bırakılmışlardı.

15 Mayıs 2008 tarihinde güvenlik güçleri tarafından Hoy şehrinde tutuklanan ve 7 gün gözaltında tutulduktan sonra 50 milyon riyal teminat karşılığıyla serbest kalan Azerbaycanlı kültürel aktivistler Süleyman Eraki (Peyam Nur Üniversitesi Azerbaycan Tanıtım birliğinin eski başkan yardımcısı ve NGO kuruluşu merkezi şurasının üyesi ), Salar Eraki (Urumiye Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencisi), Hüccet Eraki (Urumiye fen fakültesi mekanik bölümü öğrencisi), Peyam Alim Galilu ( Kazvin Azad Üniversitesinin ziraat mühendisliği öğrencisi) ve Ali Ekber Abdullahi (Urumiye fen fakültesi mekanik öğrencisi) Hoy İnkılap Mahkemesinin 1. şubesinden Hakim Novruzi tarafından 2 yıl boyunca ertelenecek olan 1 yıl şartlı hapis cezasına çarptırıldılar. Aktivistlere karşı yöneltilen suçlamalar "Düzen aleyhine propaganda -Türkçülük- faaliyetlerine katılmak" (Mayıs ayındaki Azerbaycan protesto gösterilerinin 2. yıldönümüyle ilgili bildiriler yaymak) olarak belirtilmiştir.

Bu aktivistlerin tümü NGO Evrin kuruluşunun üyeleridirler. Daha önce bu kuruluşun eski başkanı olan İbrahim Caferzade 1 yıl hapis ile Borazcan şehrine 2 yıl sürgün ve diğer başkan Şirzad Hacılu 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Makü'lü Azerbaycan aktivistlerinden İbrahim Abdullahnejad, Ali Elmi, Muhsin Hüseyinzade, Sabir Beytullahi ve Behmen Nesirzade, 2006 Mayıs ayında Azerbaycan şehirlerindeki İran gazetesinde yayınlanan hakaret içerikli karikatüre karşı düzenlenen protesto gösterileriyle ilgili olarak 1 yıl ve 10 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmışlardır.

Hoy inkilap mahkemesinin 1. şubesinden Hakim Novruzi, 22 yaşındaki İbrahim Abdullahnejad'a 1 yıl hapis, 35 yaşındaki Ali Elmi'ye 2 yıl boyunca ertelenecek olan 1 yıl şartlı hapis, 35 yaşındaki Ali Hüseyinnejad Esl ile 40 yaşındaki Muhsin Hüseyinzade'ye 10 ay hapis cezası yerine geçecek olan 500 000 tomen para cezası vermiştir.Aktivistlere yönelik suçlamalar "Düzen aleyhine faaliyet gösteren pantürkist (Türkçü) hareketlerin (Güney Azerbaycan Milli Hareketi) propagandasını yapmak" olarak belirtilmiştir.

Hoy İnkılap Mahkemesi tarafından 1 yıl hapse mahkum edilen ve karara itiraz eden 35 yaşındaki öğretmen Sabir Beytullahi ve 37 yaşındaki şair Behmen Nesirzade, 30 Kasım günü tekrar mahkemeye çağrılmış ve kendilerini savunmuşlardır.Şu anda mahkeme kararını beklemektedirler.

Adı geçen aktivistlerin tümü 17 Haziran 2006 tarihinde İran gazetesinin hakaret içerikli karikatürünü protesto gösterilerinde emniyet güçleri tarafından tutuklanarak 27 gün gözaltında tutulduktan sonra 50 milyon... teminat karşılığında serbest bırakılmışlardır.

Diğer Azerbaycanlı Kültürel Aktivistlerin Durumu

21 Kasım 2008 tarihinde Eher şehrinin Hoca kasabasında Ettelaat memurları tarafından tutuklanıp Tebriz Ettelaat merkezine götürülen gazeteci,yazar ve şair Muhammed Rıza Levayi, 23 gün tutuklu kaldıktan sonra14 Aralık'ta serbest bırakılmıştır.Levayi'nin belirttiğine göre, kalp rahatsızlığı yüzünden tutuklu bulunduğu 11. günde fenalaşmış ve Ayetullah Medeni hastanesine götürülüp 12 gün orda kalmıştır. Levayi'nin ailesi, bu süre boyunca onun tutuklanma sebebi ve bulunduğu yerle ilgili hiçbir bilgi alamamışlardır. Levayi, hakkındaki suçlamaların ve tutuklanmasının sebebinin İran'da Azerbaycanlı aydınlara yönelik baskının anlatıldığı "Kültürel Sömürge ve Sömürge Kültürü" isimli makalesi olduğunu belirtmiştir. Muhammed Rıza Levayi'nin gelecek günlerde mahkemeye çıkması beklenmektedir.

Erdebil şehrinin kültürel aktivistlerinden mühendis Rehim Hacızade, 25 Eylül 2008 tarihinde tutuklanmış ve 61 gün sonra 80 milyon.... teminat karşılığında Erdebil Hapishanesinden serbest bırakılmıştır.

Hacızade'nin ailesinin belirttiğine göre, ona karşı yöneltilen suçlamalar "düzen aleyhine propaganda" ve yasal olarak yayınlanan "Savalan Aşiretleri" adlı kitabının 2. cildinde "kutsal değerlere hakaret etmek" olmuştur.

Tebrizli Azerbaycan Milli Hareketi faali Amir Ali Zabihi, yaklaşık 1 ay önce 8 aylık hapis cezasını çekmek üzere Tebriz hapishanesine götürülmüştür.Tebriz Azad Üniversitesi inşaat mühendisliği mezunu olan bu faal, 2006 Mayıs ayı protestolarında tutuklanıp 45 gün tutuklu kaldıktan sonra teminat karşılığında geçici olarak serbest bırakılmıştı.

Öğrenci Dergilerinin Kapatılması

13 Aralık 2008 günü Azad Mahabad üniversitesinin kültür şurası, Farsça-Türkçe iki dilli olarak yayınlanan Bulud dergisinin kapatılması kararını vermiştir.

Derginin önceki yayın müdürünün mezuniyeti sonrası, İslami Kültür Şurasının başkanı Hüccet-ül İslam Mehdi Rahi, yeni yayın müdürünü kabul etmemiş ve onlardan Ettelaat (istihbarat ve güvenlik teşkilatı) formlarını doldurup imzalamalarını talep etmiştir. Dergi yayıncıları bunu reddedince üniversite yetkilileri yayını durdurup dergiyi kapatmaya karar vermiş ve bu kapatma kararı, hukuksal aşama takip edilmeden,hatta dergi yayıncıları karar toplantısına çağrılmadan verilmiştir.

Yeni öğretim yılında üniversitelerin kültür şurası yetkilileri Azerbaycanlı öğrenci dergilerini büyük baskıya maruz bırakmıştır.

Ulus,Nesim,Araz,Özlük,Oyanış, Settar Han, Kimlik, Yoldaş, Aydın Gelecek, Kıpçak, Yarpak, Telenger, Çanlıbel, Yeşil Yol, Ana Yurd, Seher, Açık Söz ve Sayan, geçtiğimiz aylarda kapatılan öğrenci dergilerinden bazılarıdır.


Devamını oku...

28 Aralık 2008 Pazar

ADAPP'IN İRAN'DAKİ İKİ AZERBAYCANLI DÜŞÜNCE SUÇLUSUYLA İLGİLİ ULUSLARARASI KURULUŞLARA ÇAĞRISI

İran İslam Cumhuriyetinin güvenlik görevlileri, şiddet içermeyen yollarla ayrımcılığa karşı çıkan ve milli kimliklerini korumak için çalışan Azerbaycanlı kültürel aktivistleri tutuklamaya devam etmektedir.Bu aktivistler hapishanede işkenceye maruz kalmakta ve "Milli güvenliğe karşı faaliyet" suçlamasıyla avukat tutma hakkından mahrum edilmektedirler.

Azerbaycanlı iki kültürel aktivist olan Tahran-Şehid Recayi Üniversitesi mimarlık bölümü öğretim görevlisi mühendis Abdullah Abbasi Cavan ve Erdebil-Razi Üniversitesinin Öğrenci birliğinin eski başkanı Hüseyin Hüseyni, 14 Kasım 2008 tarihinde Rey şehrinde tutuklanmışlardır. Bu tutuklama, aktivistler Settar Han'ı (Azerbaycanlıların 1906-1914 yıllarındaki inkılap hareketine önderlik eden tarihi kahramanı) Anma Merasimine katılırken gerçekleşmiş ve onlar Tahran'ın Evin Hapishanesinin İran istihbarat servisi tarafından kontrol edilen 209. bölümüne yerleştirilmişlerdir.

Aile bireylerinin aktivistlerin nerde tutulduğunu öğrenme çabaları sonuçsuz kalmış ve güvenlik güçleri tarafından tehdit edilerek bir daha başvurmamaları söylenmiştir.14 Kasım'dan beri bu mahpusların aile bireyleriyle kurabildiği tek bağlantı, Abdullah Abbasi Cavan'ın tutuklandığı 10. günde kardeşiyle yaptığı 1 dakikadan kısa süren telefon görüşmesi olmuştur.

Evin hapishanesinin 209. bölümünden geçtiğimiz haftalarda serbest bırakılan iki düşünce suçlusunun verdiği bilgiye göre mühendis Abdullah Abbasi Cavan, kanunsuzca tutuklanmasını ve temel insan haklarının çiğnenmesini protesto etmek için son çare olarak 12 Aralık 2008 tarihinde (tutuklanmasının 23. gününde) açlık grevine başlamıştır.

ADAPP (İran'da Azerbaycanlı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği), Azerbaycanlı kültürel aktivistlerin karşı karşıya kaldığı bu tutuklamaların keyfi ve planlı olduğuna inanmaktadır. Mahkeme yetkililerinin ailelere bilgi vermekten kaçınması ve Abdullah Abbasi Cevan'ın devam eden açlık grevi, mahpusların hapishanede baskı altında olduklarını ve büyük ihtimalle sorgu sırasında fiziksel ve ruhsal işkenceye maruz kaldıklarını göstermektedir.ADAPP, Uluslararası toplumu ve insan hakları kuruluşlarını, İran devlet yetkililerinden Azerbaycanlı kültürel aktivistlere karşı baskılara son vermelerini ve bu iki mahpusu bir an önce serbest bırakılmalarını istemeye çağırmaktadır.

Devamını oku...

23 Aralık 2008 Salı

Şehnaz Gulami açlık grevinde

Radikal,Nurettin ATMACA/BAKÜ

İRAN'da Tebriz Hapishanesi’nde tutuklu bulunan ülkenin önde gelen insan hakları savunucularından Şehnaz Gulami'nin geçtiğimiz Cuma gününden bu yana açlık grevinde olduğu bildirildi.

Azeri Turan Ajansı’nın Dünya Azerbaycanlıları Kongresi yöneticilerinden aldığı bilgiye göre, kadın hukukçu Gulami tutukluluk halinin yasal olmamasına itiraz amacıyla açlık grevi yapıyor.

Ajansa bilgi veren kaynaklar, Şehnaz Gulami’nin Tebriz Cezaevinde fiziki ve manevi baskıya maruz kaldığını, uyuşturucu kullananlar ve katillerle aynı koğuşa konulduğunu kaydetti.

Gulami’nin, 9 Kasım’da Güney Azerbaycan Milli Hareketi’nin liderlerinden Gulamrıza Emani’nin kardeşleri Sefer ve Kerim’in İran gizli servis elemanlarıyla birlikte bulunduğu bir otomobile yapılan suikast sonucu öldürüldüklerini açıklaması üzerine tutuklandığı bildirildi.

Siyasi faaliyetine göre 1999 yılından 2003 yılına kadar cezaevinde tutulan Gulami, 2006 yılında da ülkenin resmi yayın organı İran Gazetesi’nde Azerbaycanlıları tahkir eden bir karikatürün yayınlanmasını protesto ettiği için tutuklanarak bir ay hapis yatmıştı.

Gayri resmi kaynaklar, Şehnaz Gulami’nin bu kez de devlete karşı propaganda, ülke liderlerini ve Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecat’ı tahkir etmekle ve bir dizi protesto gösterilerine katılmakla suçlanabileceği olasılığını ifade ettiler.(dha)

IRAN HUKUMETINDEN ACLIK GREVINDEKI KADIN GAZETECI SEHNAZ GULAMI'NIN HUKUK DISI MAHPUS'LUGUNA ACILEN SON VERMESINI ISTIYORUZ !

9 Kasım 20008'de evi basilarak tutuklanan ve o gunden beri Tebriz Hapishanesi'nde mahpus olan insan ve kadin haklari aktivisti, gazeteci ve hukukcu Sehnaz Gulami tutukluluk halinin hukuki olmamasina itiraz gayesiyle aclik grevine girdi. Gulami, ayrica Tebriz Cezaevinde fiziki ve manevi baskiya maruz kaldigini, uyusturucu kullananlar ve katillerle ayni kogusa konuldugunu acikladi.

Iran'da yayinlanan "Azerwomen" adli blogun sahibi olan ve burdaki yazılarinda Azerbaycan meselesi ile kadin haklarindan bahseden Gulami, 9 Kasım'da Guney Azerbaycan Milli Hareketi'nin liderlerinden Gulamriza Emani'nin kardesleri Sefer ve Kerim'in Iran gizli servis elemanlariyla birlikte bulundugu bir otomobile yapilan suikast sonucu oldurulduklerini aciklamasi uzerine tutuklanmisti.

Muhalif durusu sebebiyle, "devlete karşı propaganda yapmak", "ulke liderlerini ve Cumhurbaskani Mahmud Ahmedinecat'i tahkir etmek" ve "bir dizi protesto gosterilerine katilmak"la itham edilerek 1989-1993 seneleri arasinda da Tebriz Hapishanesi'nde mahpus yatan Gulami, son olarak da gecen sene, 2006 senesinde bir Iran gazetesinde Azerbaycanlilara hakaret eden karikature karsi protestolarin sene-i devriyesindeki gosterilere katildigi icin bir ay hapsedilmisti.

Ayrica gectigimiz 1 Mayis'ta "Isci Bayrami Kutlamalari"na katildiklari icin tutuklana 1 Mayiszede cesuryurek kadin sendikacilar Sousan Razani ve Shiva Kheyr Abadi tutuklandi. Her ikisi de 4 er ay hapis ve 15'er kirbac cezasina carptirildi. Sousan Razani'nin daha cezasi, daha sonra 9 ay hapis ve 70 kirbaca arttirildi.

Razani ve Kheyr Abadi'nin tutuklanmalarini protesto ettigi icin gozaltina alinan 18 yasindaki Fereshteh Nejati 14 Agustos 2008'de oz babasi bogazi kesilerek tarafindan oldurulmustur. Nejati'nin katli akabinde Marivan'da cinsiyeten kadin ve erkek 2000 civari insani sokaga dokmus; tore ve namus cinayetlerinin kanunlarda degisiklikler yapilarak nihayete erdirilmesini ve Nejati icin saygin bir cenaze toreni talep etmislerdi. Ama bu insani tepki devletlu aygitlarin aktorlerince hosgorulmemis ve protestocular siddet kullanilarak dagitip, bir kaci da gozaltina alinmistı.

Bu arada insan haklari mudaffa-i nuvisti sendika aktivisti 33 yasindaki Kurt ogretmen Farzad Kamangar' Agustos 2006'dan beri tutuklu ve hakkinda idam hukmu cikti. Karac'daki Racai-i Sahr Hapisanesi'ndeki hucresinde kotu kosullar ve iskence sebebiyle saglik durumu gittikce kotuye giden Kamangar'in "Tek istedigim isyankar, kipir kipir kalbimin, benden daha isyankarca bir cocuğun gogsunde atmaya devam etmesidir." cumlesiyle dile getirdigi, idami akabinde kalbinin organ nakli bekleyen bir cocuga nakledilmesi talebi de reddedilmistir.

Mevcut Iran hukumetini, kadin, isci, topyekun insan haklari hususundaki ihlalleri sebebiyle kiniyor ve bir an once bu menfi tavrindan vaz gecmeye davet ediyoruz. Ayrica aclik grevindeki Gulamriza Emani'nin hukuksuz tutukluluk haline son verilmesini, Farzad Kamangar'in idam hukmunun kaldirilmasini ve Sousan Razani ve Shiva Kheyr Abadi'den ve Fereshteh Nejati'nin hatirasindan ozur dilenmesini talep ediyorum.

http://sehnazgulami.blogspot.com/

Devamını oku...

18 Aralık 2008 Perşembe

İran'da Azerbaycan Türkçesindeki öğrenci Dergileri Kapatılıyor

Güney Sesi: Son aylarda İran'da Azerbaycanlılara yönelik yayın yapan dergilere karşı baskı giderek artıyor ve üniversitelerde Azerbaycan Türkçesinde yayın yapan öğrenci dergilerinin çoğu kapatılıyor.

14 Aralık'ta İran'ın Batı Azerbaycan eyaletinde, Kürt nüfusun yoğun olduğu Mahabad şehrinde Azerbaycanlı öğrenciler tarafından Farsça ve Azerbaycan Türkçesinde yayınlanan "Bulud" dergisi kapatıldı.

Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre dergiyi yayınlayan öğrenciler, üniversite yönetimi tarafından daha önce "dergiyi yayınlamaya devam ederlerse polisle karşı karşıya gelecekleri" şeklinde tehdit edildiklerini belirttiler.

Bu yılın Ekim ayında İran'ın Zencan üniversitesinde "Kimlik" ve "Yoldaş" adlı öğrenci dergilerinin yayını, üniversite yönetimi tarafından durdurulmuştu. Son olarak aynı üniversitede yayınlanan "Yaşıl Yarpak" (Yeşil Yaprak) adlı öğrenci dergisinin ismi, "Berg-i Sebz" (asıl ismin Farsça çevirisi) olarak değiştirildi.

Erdebil şehrinde yayınlanan öğrenci dergisi "Görüş"ün son sayısının yayınlanması ise dergi basım aşamasındayken engellendi ve yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre yazarlar disiplin komitesine çağrıldı.

Bölgenin en büyük üniversitelerinden olan Tebriz üniversitesi'nde Azerbaycan Türkçesi ve Farsça olarak iki dilde yayın yapan bütün öğrenci dergileri üniversite yönetimi tarafından kapatıldı.

Aynı şekilde İran'ın Batı Azerbaycan eyaletinin başkenti Urumiye'de, Urumiye üniversitesinin yetkilileri "yakın zamanda üniversitenin öğrencilerinin yayınladığı bütün Azerbaycan Türkçesindeki dergi ve yayınları kapatacaklarını" belirtti. Bu yılın Ekim ayında, Urumiye üniversitesinde kültürel yayın yapan "Yağış" adlı dergi kapatılmıştı.

Araz, ülker, Uyanış, Aydın Gelecek, Kıpçak, Güneş, çanlıbel, Yeşil Yol, Ana Yurd, Seher, Açık Söz ve Sayan adlı dergiler, geçtiğimiz aylarda durdurulan diğer yayınlardan bazılarıdır.

Mahmud Ahmedinejad'ın İran'da cumhurbaşkanlığına gelmesinden itibaren, özellikle 2006 yılının Mayıs ayında ülke genelindeki protesto gösterilerinden sonra İran'da Azerbaycanlıların kültürel faaliyetlerine karşı baskının arttığı biliniyor.

ülkede Farsça ve Arapça dışındaki yerel dillerin kullanımı basın yayın organlarında sınırlanıyor ve üniversite öğrencileri ile aydınların kişisel çabalarla yayınladıkları dergiler dışında Azerbaycan Türkçesine yer verilmiyor.

Devamını oku...

15 Aralık 2008 Pazartesi

Azerbaycanlıların kültürel hakları için çalışan öğrenci aktivistler

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/177/2008
15 Aralık 2008

UA 271/08 (MDE 13/142/2008, 23 Eylül 2008) ve (MDE 13/170/2008, 21 Kasım 2008) - Sağlık Endişesi/ İşkence ve Kötü Muamele Korkusu/ Olası Düşünce Mahkumları Raporlarıyla ilgili Ek Bilgi

İRAN - Azerbaycanlıların kültürel hakları için çalışan öğrenci aktivistler:

Maqsoud Ahdi (E) ]
Mansour Aminian (E) ]
Dariush (Daryuş) Hatemi (E), 29 ]
Aydin Khajei (E), 23 ]
Amir Mardani (E) ]
Majid Makuyi (E) ]
Sejjad Radmehr (E) ]
Feraz Zahtab (E), 23 ]

Öğrenci aktivist Daryuş Hatemi, Kasım ayının sonlarında 50 milyon rial (yaklaşık 50 bin dolar) teminat karşılığında serbest bırakılmıştır. O ve adları belirtilen diğer öğrenci aktivistler, daha sonra "milli güvenliği bozmak amaçlı yasadığı topluluklara üyelik ve kuruculuk" ile "devlet aleyhine propaganda" suçlamalarıyla yargılanmak üzere teminat karşılığında serbest kalmıştırlar. Yargılamaları, 17 Ocak 2009 günü Tebriz İnkılap (Devrim) Mahkemesinde başlayacaktır.

Daryuş Hatemi dışındaki bütün öğrenciler 28 Ekim'de teminat karşılığında serbest bırakılmışlardı. O ise 50 bin dolar teminatı karşılayamadığı için gözaltında tutulmaya devam etmişti.

Merkezi Vancouver'da olan Azerbaycan'lı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği'nin (ADAPP) verdiği bilgilere göre, polis memurları öğrencileri gözaltına aldıktan sonra evlerini arayarak bilgisayarlarına, CDlerine, belge ve kitaplarına el koymuşlardı. Öğrenciler, üç ay boyunca Tebriz Hapishanesinde tutularak İstihbarat Bakanlığı yetkilileri tarafından sorgulanmışlardı. Gözaltında aileleriyle görüştürülmeyen aktivistlerden bazılarına zaman zaman telefon görüşmeleri yapma izni verilmişti.

Aktivistlerin hiç birine avukat tutma izni verilmemiştir. ADAPP'ın açıklamalarına göre aileleri, öğrencilerin "Tebriz'de İstihbarat Bakanlığında gözaltındayken işkence gördükleri ve yetkililerin onlara uykusuz bırakarak ve 24 saat boyunca sorgulayarak işkence ve kötü muamele ettkilerini" belirtmişlerdir.

GENEL BİLGİLENDİRME: İran Azerbaycanlıları çoğunlukla Şii inançlıdırlar ve İran nüfusunun %25-30'luk bir oranını oluşturup İran’ın en büyük azınlığı olarak bilinmektedirler. Çoğunlukla İran'ın kuzeyinde yaşayan bu topluluk, topluma entegre olmuş olsa bile, son yıllarda Anayasada tanınmış olan Azerbaycan Türkçesinde eğitim ve Azerbaycan'ın kültürel ve tarihi bayramlarını kutlama gibi kültürel ve dil hakları istekleri bariz şekilde artmıştır.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen Farsça, İngilizce, Fransızca, Arapça ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Daryuş Hatemi'nin teminat karşılığında serbest bırakılması haberini memnuniyetle karşıladığınızı belirtin;

Yetkililere, onu ve diğer yedi öğrenciyi uluslararası olarak tanınabilir bir suçla ve uluslararası hukuk anlaşmalarıyla belirlenen adalet standartlarına uygun olarak yargılanmalarını, eğer ifade ve toplanma özgürlüklerini barışçıl olarak kullanmalar nedeniyle suçlanıyorlarsa beraat ettirilmeleri çağrısında bulunun.

Devamını oku...

12 Aralık 2008 Cuma

Azerbaycanlı aktivistlerden haber alınamıyor !

Güney Sesi: İran'da 13 Kasım 2008 tarihinde tutuklanan Azerbaycanlı mühendis Abdullah Abbasi Cevan ve yeğeni Hüseyin Hüseyni'den iki aydır haber alınamadığı bildirildi.

Abdullah Abbasi Cevan ve Hüseyin Hüseyni, 13 Kasım'da Azerbaycan milli kahramanı Settar Han'ı (İran'da 1906-1914 yıllarındaki inkılap hareketine önderlik eden tarihi şahsiyet) mezarı başında anma törenine katılırken tutuklanmışlardı.

ADAPP (İran Azerbaycanı Siyasi Mahpuslarını Savunma Birliği) kuruluşu tarafından İngilizce, Farsça ve Türkçe olarak yayınlanan bildiride Abbasi Cevan ve Hüseyni'ye avukat tutma ve aileleriyle görüşme izni verilmediği, haklarındaki suçlamalar belirtilmeyip mahkemeye çıkarılmadan belirsiz bir durumda tutuldukları açıklandı.

Bildiride 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Hüseyin Hüseyni'nin ve Tahran'da öğretim görevlisi olan Abdullah Abbasi Cevan'ın Tahran'da Evin Hapishanesinin 209. bölümündeki hücrelerde tutuldukları, bu hücrelerde fiziksel ve ruhsal işkenceye maruz kalma riskiyle karşı karşıya oldukları belirtildi.

Mühendis Abdullah Abbasi Cevan, 12 Aralık'ta (tutuklanmasının 23. gününde) kanunsuz olarak tutuklandığını ve temel insani haklarının çiğnendiğini belirterek açlık grevine başlamıştı.

Adları geçen iki kültürel aktivist, İran'da Azerbaycanlı nüfusun anadilde eğitim hakkı için yaptıkları çalışmalardan dolayı daha önce birkaç kez tutuklanmış ve serbest bırakıldıktan sonra hapishanede işkence gördüklerini bildirmişlerdi.

Devamını oku...

İran'da Azerbaycanlı gence 5 yıl sürgünde hapis cezası verildi

Güney Sesi:İran'ın Erdebil şehrinde 23 yaşındaki üniversite öğrencisi Esger Ekberzade 10 Aralık 2008 tarihinde sadece 10 dakika süren mahkemenin ardından Afganistan sınırında olan Zahidan şehrinde 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Yerel haber kaynaklarından alınan bilgiye göre mahkeme kapalı geçirilmiş ve hiç bir avukatın, aile bireylerinin ve yakınların katılımına izin verilmemiştir. Karar aşamasında Ekberzade'ye kendini savunma izni verilmemiş ve önceden hazırlanmış hüküm 10 dakika içinde okunup karara varılmıştır.

İran mahkemesinin hükmünde Esger Ekberzade'nin suçlu olduğunu kanıtlamak için bu nedenler sıralandı:

1-Azerbaycanlı Öğrenci Toplantılarına katılmak

2-Pantürkist (Türkçü) ilan ve bildiriler yaymak (Uluslarası Af Orgutunun yayınladığı rapora göre ona karşı yöneltilen bu suçlamanın, 23 Eylül 2006 tarihinde İran Azerbaycanlıları tarafından anadilde eğitim hakkı için yapılacak olan yürüyüşlerle ilgili bildirileri çoğaltıp yayması nedeniyle olduğu sanılıyor)

3- Türk milliyetçisi yazar Muhammed Ali Ferzane'nin cenaze törenine katılmak

4- Azerbaycan geleneksel dansları kursuna gidip, bu danslar sırasında eliyle bozkurt işareti yapmak.

Sonuncu suçlamayla ilgili mahkemenin kanıtı da var:

Dosyanın 56. sayfasında Esger Ekberzade'nin dans ederken eliyle bozkurt işaretini gösterdiği bir fotografı yer alıyor.

Verilen ceza nedeniyle bu gencin ailesi,onu ziyaret edebilmek her seferinde ülkenin Azerbaycan sınırına yakın bölgesindeki Erdebil şehrinden Zahedan şehrine 30 saatlik yol gitmek zorunda.

Ekberzadenin kararı temyiz mahkemesine götürmek için 20 gün vakti var.

Uluslararası Af Orgutunun Raporlarına göre Esger Ekberzade ilk olarak 24 Mayıs 2006 tarihinde İran Azerbaycanındaki protesto gösterileri sırasında tutuklanmış ve 12 gün sonra serbest bırakılmıştı.

Ekberzade daha sonra 15 Ekim 2006 tarihinde ikinci kez tutuklandı.O, 1 Kasım tarihinde, ailesine haber verilmeden İstihbarat Bakanlığının sorgulama merkezine götürülmüş ve orda işkence görmüştü.Bu işkence, gözleri bağlıyken dövülmek ve sandalyeye bağlanmak olarak belirtilmiştir. Esger Ekberzade daha sonra açlık grevine girmiş ve 5 gün sonra Erdebil hapishanesine geri götürülmüştü. Ekberzade ailesinin oğullarının tutuklu bulunduğu yeri öğrenme çabalarına istihbarat teşkilatı tarafından tehditle karşılık verilmiş ve "insan hakları kuruluşlarına bilgi vermeleri halinde tutuklanacakları" söylenmişti. O, 21 Aralık 2006 tarihinde yaklaşık 8 bin dolar teminat karşılığında geçici olarak serbest bırakılmıştı.

Azerbaycan kökenliler İran nüfusunun en az yüzde 40'ını (kimi kaynaklara göre yarısından fazlasını) oluşturmakta ve anadilde (Azerbaycan Türkçesi'nde) eğitim hakkı başta olmak üzere kimlik hakları talep etmektedirler. Erdebil, İran Azerbaycanlıların en çok bulundukları şehirlerden biridir.

Mahmud Ahmedinejad'in cumhurbaşkanlığına gelmesinden itibaren İran'da üniversite ögrencileri, gazeteciler ve insan hakları savunucuları üstündeki baskıların arttığı bilinmektedir.

Devamını oku...

11 Aralık 2008 Perşembe

İran'da Azerbaycanlı kadın hakları savunucusu gazeteci Şehnaz Gulami tutuklandı

Güney Sesi: İran'da Azerbaycanlı kadın hakları savunucusu gazeteci Şehnaz Gulami tutuklandı. Şehnaz Gulami, 9 Kasim Pazar günü ülkenin Doğu Azerbaycan eyaletinin başkenti Tebriz'de İran devlet güvenlik görevlileri tarafından evine baskın yapılarak tutuklandı. 15 Kasım Cumartesi günü Tebriz Hapishanesinin kadınlar bölümüne yerleştirilen gazeteciye ailesi ya da avukatıyla görüşme imkanı verilmiyor ve hakkında yöneltilen suçlamalar belirtilmiyor.

Tanınmış bir gazeteci olan Şehnaz Gulami, İran Kadın Gazeteciler Birliği'nin üyesi ve "Azerwomen" adli webblog'un yazarı. Bu blogda Iran Azerbaycanlılarının ve İran'da kadınların haklarını savunan makale ve haberlere yer veren Gulami, tutuklanmadan önce son olarak İran devletine muhalifliğiyle bilinen Azerbaycanlı mühendis Gulamrıza Emani'nin 24 Ekim'de öldüğü şüpheli trafik kazasıyla ilgili bir yazı yazmıştır. Şehnaz Gulami'nin bu olayı aydınlatmak istemesi sebebiyle tutuklandığı sanılmaktadır.

9 yaşında bir kız çocuk annesi olan Şehnaz Gulami, daha önce "Duzen aleyhine propaganda" suçlamasıyla 6 ay ve 2006 yılında İran Azerbaycanındaki protestoların devlet tarafından şiddet kullanılarak bastırılmasına karşı makale yazıp itiraz ettiği için 1 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

İran'da Azerbaycan kökenliler nüfusun en az yüzde 40'ını (kimi kaynaklara göre yarısından fazlasını) oluşturmakta ve anadilde (Azerbaycan Türkçesi'nde) eğitim hakkı başta olmak üzere kimlik hakları talep etmektedirler. Mahmud Ahmedinejad'in cumhurbaşkanlığına gelmesinden itibaren İran'da üniversite ögrencileri, gazeteciler ve insan hakları savunucuları üstündeki baskıların arttığı bilinmektedir.

Devamını oku...

1 Aralık 2008 Pazartesi

İran'da Azerbaycanlı Siyasi Mahpuslarını Savunma Kuruluşunun (ADAPP) Aylık Raporu- Kasım 2008

Son aylarda İran'da Azerbaycanlı öğrenciler ve kültürel aktivistlere yönelik baskılar giderek artmaktadır. Aktivistler temelsiz suçlardan dolayı tutuklanan, mahkemeye çıkarılmadan hatta haklarındaki suçlamalar belirtilmeden, hapiste tutlmaktadırlar. Avukat tutma ve aileleriyle konuşma hakkından mahrum bırakılmakılan bu aktivistler, işkence ve kötü muameleye maruz kalma tehlikesi altındadırlar.

Kerec ve Tahran’da Tutuklanan Aktivistlerin Durumu

Tahran- peyame nur üniversitesinin hukuk bölümü öğrencisi olan 27 yaşındaki Haşim Berzegeri, 9 Kasım'da Kerec şehrinde güvenlik görevlileri tarafından tutuklanmıştır. Haşim 12 gün boyunca tutuklu kaldıktan sonra 30 Kasım Pazar günü Teminat karşılığında Evin Hapishanesinden serbest bırakılmıştır.

Berzegeri, tutuklandıktan sonra Evin Hapishanesinin İran İstihbarat’ı yönetiminde bulunan 209 koğuşunda hücrede gözaltına alınmıştır, ancak 28 Kasım Cuma günü, serbest bırakılmasından iki gün önce bu hapishanenin genel bölümüne götürülmüştür. Söz konusu şahis tutuklu bulunduğu süre boyunca fiziksel ve ruhsal baskılar altında olmuş, ailesi veya avukatıyla konuşma hakkından mahrum bırakılmıştır. Berzegeri'nin ailesi, onun tutuklanma sebebini ve nerde tutulduğunu öğrenmek için mahkemeye ve güvenlik merkezlerine başvursalar da hiçbir sonuç alamamışlardı.

17 Kasım Pazartesi günü, Haşim Berzegeri'nin eşi Sevil Esedullahi güvenlik güçleri tarafından telefonla tehdit edilmiş ve eşinin durumuyla ilgili bilgi vermesi halinde cezalandırılacağı söylenmiştir.

31 Kasım akşamı, Rey şehrindeki Şah Abdülezım mezarlığında İran Azerbaycanlılarının milli önderi Settar Han'ı anma töreni, tıpkı geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi güvenlik görevlilerinin müdahelesiyle sonuçlandı. Törenin katılımcılarından yaklaşık 10 kişi tutuklanmış ve onlardan bazıları birkaç saat gözaltında tutulduktan sonra aynı gece serbest bırakılmışlar. Güvenlik görevlileri tutuklananlardan bazılarının kimliklerine ve telefonlarına el koymuşlar.

Tahran Şehid Recai Üniversitesi öğretim görevlisi Abdullah Abbasi Cevan ve Erdebil Razi Üniversitesi İslami Topluluğu üyesi Hüseyin Hüseyni bu törende tutuklanmıştırlar.Onlar tutuklanmalarından iki hafta geçmesine rağmen aileleriyle kısa bir telefon görüşmesi dışında hiç bir bağlantı kuramamışlardır. Ailelerinin dediklerine göre, bu iki aktivistin tutuklanmalarından sonra Evin Hapishanesine ve Tahran Inkilap Mahkemesine başvurmalarına rağmen yetkililer onların haps edildiğini inkar etmiş, ancak 23 Kasım Pazar günü onlar evleriyle yaptıkları kısa bir telefon görüşmesinde Evin hapishanesinin 209. koğuşunda hücrede tutulduklarını söylemişlerdir. Yetkililerin onların durumuyla ilgili ailelere herhangi bir bilgi vermekten kaçınması nedeniyle tutuklanma sebepleri ve yöneltilen suçlamalar kesin olarak bilinmiyor. ADAPP’ın önceki gözlemlerine göre bu tavır onların işkence ve kötü muameleye maruz kalma ihtimalini kuvvetlendirmektedir.

Abbasi Cevan geçen yılda Tahran'da kendi evinde tutuklanmıştı. Cevan Evin hapishanesinin 209. koğuşunda 131 gün boyunca hapsedilmiş ve bu süre boyunca ruhsal ve fiziksel işkencelere maruz kalmıştı. Daha sonra Tahran Inkilap Mahkemesi tarafından 1 yıl hapis cezasına çarptırılmış ve bu ceza 5 yıl için ertelenmişti. Bu kültürel aktivistin kiz kardeşinin oğlu olan Hüseyin Hüseyni de daha önce tutuklanmış ve güvenlik güçlerinin fiziki ve manevi işkencelerine maruz kalmıştı. Hüseyni bu yılın Haziran ayında, bir ay boyunca Sulduz (Negede) ve Erdebil şehirlerinin İran İstihbarat idarelerinde gözaltına alınmış daha sonra 100 milyon rial (yaklaşık 100,000 dolar) Teminatı karşılığında serbest bırakılmıştı.

Bu arada 23 Kasım Pazar günü Tahran Azad Üniversitesi Mikrobiyoloji bölümü öğrencisi Sirus Hüseyinnejad Teminat karşılığında Evin hapishanesinden serbest bırakılmıştır. Settar Han merasimine katılma nedeniyle tutuklanmış olan Hüseyinnejad serbest bırakıldıktan sonra güvenlik güçlerinin baskı ve kötü muamelesine maruz kaldığını açıklamıştır. Sirus daha önce 2006 Mayıs ayında İran Azerbaycan’ındaki protesto gösterilerine katıldığı için tutuklanmış ve 40 gün boyunca Evin hapishanesindeki hücrede tutulmuştu. Sirus aynı nedenle bir dönem boyunca üniversite eğitimini durdurma cezası almıştı. Bu protesto gösterileri İran devlet gazetesinde yayınlanan ve birçok Azerbaycanlının hakaret içerikli olarak gördüğü karikatüre itiraz için düzenlenmişti.

26 yaşındaki orduda görevli ve Tahran Peyame Nur Üniversitesi İngilizce Tercümanlık bölümü öğrencisi olan Firuz Yusefi, Settar Han'ı anma merasiminden hemen önce tutuklanmıştı ama daha sonra 24 gün gözaltında kaldıktan sonra 8 Aralık’ta 50 milyon riyal (yaklaşık 50,000 dolar) teminat karşılığında Evin Hapishanesinden serbest bırakılmıştır. Firuz 15 Kasım'da tutuklanarak Tahran Evin Hapishanesinin 209. koğuşunda hapsedilmiştir. 24 Kasım Pazartesi günü, annesin ve kardeşi Yusefi'yle görüşebilmek için Evin hapishanesine başvurdular. Görevliler tarafından 5 saat bekletildikten sonra en sonunda onu sadece camın arkasında görebilmiştirler.Ailesi bu görüşmeden sonra Firuz’un tutulduğu duruma ve gördüğü baskılara itiraz olarak açlık grevine girdiği bilgisini almışlar. Bu aktivist gördüğü şiddetli fiziksel ve ruhsal baskılar yüzünden aşırı miktarda kilo kayb etmiş. Yusefi'ye avukat tutma hakkı verilmemiştir.

Tebriz'deki Tutuklamalar

Geçtiğimiz haftalarda Tebriz'de tutuklanmış olan kültürel aktivist ve gazetecilerin bir kısmının tutuklu bulundukları yer halen bilinmemektedir.Bu aktivistlere karşı yöneltilen suçlamalar kesin olarak belirtilmemiş ve onlara avukatları ya da aileleriyle konuşma izni verilmemiştir.

Kadın hakları savunucusu gazeteci Şehnaz Gulami, 9 Kasım Pazar günü Tebriz'de İran İstihbarat görevlileri tarafından evine baskın yapılarak tutuklanmıştır. Gulami 15 Kasım Cumartesi günü Tebriz İstihbarat merkezinden Tebriz Hapishanesinin kadınlar bölümüne götürülmüştür. Ailesi onun nerde tutulduğu konusunda bilgi alabilseler de halen ona karşı yöneltilen suçlamaları öğrenememişdirler. Tanınmış bir gazeteci olan Şehnaz Gulami "Azerwomen" adlı webblog'un yazarıdır.

Gulami, daha önce Tebriz İnkılap Mahkemesi tarafından "İran rejimine karşı propaganda" suçlamasıyla 6 ay ve Azerbaycan'daki protestoların devlet tarafından şiddet kullanılarak bastırılmasına karşı makale yazıp itiraz ettiği için 1 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Şehnaz Gulami 1989 yılında da siyasi faaliyetlerinden dolayı haps edilerek 5 yıl Tebriz hapishanesinde hapisyatmıştı.

31 Yaşındaki Azerbaycan kültürel faali Cemşid Zareyi, 18 Kasım Cumartesi günü Tebriz'de kendi işyerinde emniyet görevlileri tarafından tutuklanmıştır. Zareyi 9 gün boyunca tutuklu kaldıktan sonra 27 Kasım Perşembe günü 200 milyon riyal (yaklaşık 20,000 dolar) Teminat karşılığında serbest bırakılmıştır. Yakınlarının açıklamalarına göre o İstihbarat merkezinde tutuklu kaldığı süre boyunca fiziksel ve ruhsal baskılar görüp avukatı veya ailesiyle konuşma hakkını kullanamamıştır.Zareyi Mayıs 2008’de, 2006 Mayıs Ayaklanmasının 2. yıldönümünde tutuklanmış ve 3 ay gözaltında kaldıktan sonra mahkeme tarafından 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Tanınmış İran Azerbaycanlısı yazar,şair ve gazeteci Mehmed Rıza Levayi 12 Kasım'da Doğu Azerbaycan eyaletinin Eher şehrinde güvenlik güçleri tarafından tutuklanarak bilinmeyen bir yere götürülmüştür. Levayi'nin ailesi iki haftadan uzun süre geçmesine rağmen halen onun tutuklanma sebebi ve hapsedildiği yer hakkında habersizdirler. Onlar güvenlik güçlerinden ve mahkemeden hala bu konuda bilgi alamamışlardır. Bu yüzden, şiddetli kalp rahatsızlığı yaşayan Mehmed Rıza Levayi'nin sağlık durumuyla ilgili endişeler de artmaktadır. Ailesi onun işkence ve kötü muameleye uğruyor olmasına ihtimal vermektedirler. Mehemmed Rıza Levayi, Azerbaycan siyasi faali Golamrıza Emani ve iki kardeşinin cenaze törenine katılmış, bu törende emniyet güçleri tarafından tutuklanmakla tehdit edilmişti.

Verilmiş Hükümler

İki Azerbaycanlı İnsan hakları aktivistleri Sabir Beytullahi ve Behmen Nesirzade, Batı Azerbaycan eyaletinin Maku şehrinde Hoy İnkılap Mahkemesinin 1. şubesi tarafından Hoy şehrinde bir yıllık hapis cezasına çarptırılmışlardır.

Bu şahısların mahkemesi 5 Kasım'da hakim Ali Rıza Novruzi'nin yönetimiyle kapalı olarak görülmüştür. Mahkemede onlara karşı yöneltilen suçlamalar "GAMOH topluluğuna üyelik", "Milli güvenliğe karşı faaliyet eden toplulukların (GAMOH) propagandasını yapmak", "Makü şehrinde bildiri dağıtmak", "PanTürkist ve bölücü faaliyet ile devleti yıkmaya çalışmak" olarak belirtilmiştir.

Sabir Beytullahi 2004 ve 2006 yıllarında yaklaşık 9 ay boyunca Makü Hapishanesinde ve Makü Şehrindeki Ettelaat Merkezinde tutuklu kalmıştı. Sabir 2006 yılında Hoy İslami İnkılap Mahkemesi tarafından 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştı ve bu hükm onun tekrar tutuklanmaması şartıyla 4 yıl için ertelenmişti.

Zencan şehrinin kültürel aktivistlerinden Sefer Ali Hoeini, Zencan Şehrinin İnkılap Mahkemesinin 1. Şubesinin hakimi Masumhani tarafından 6 ay hapis cezasına çarptırılmış ve bu ceza 2 yıl için ertelenmişti. Zencan Azad İslami Üniversitesi'nde çıkan öğrenci dergisi Şehriyar'ın yayın müdürü olan bu kültürel aktivist, 2006 yılının Dünya Ana Dili Günü kutlamalarında Zencanlı bazı diğer aktivistlerle beraber tutuklanmıştı. 18 gün boyunca İstihbarat merkezinde tutuklu kaldıktan sonra Teminat karşılığında serbest bırakılmıştı. Hakim Masumhani onun verilen hükmü okumasını engellemiş ve ısrarlar karşısında şöyle demişti: "Bu karar belgesini size veremem, yoksa internette yayınlayabilir veya ondan yararlanarak başka ülkelere siyasi mülteci olarak başvurabilirsiniz"

Diğer Azerbaycanlı Kültürel Aktivistlerin Durumu

17 Temmuz 2008 tarihinde diğer 8 öğrenci aktivistle beraber tutuklanmış olan Azerbaycan kültürel faallerinden Daryuş Hatemi, geçtiğimiz günlerde 500 milyon riyal (yaklaşık 50,000 dolar) Teminat karşılığında serbest bırakılmıştır. Hatemi, diğer öğrenci faaller Maksud Ehedi, Mansur Eminiyan, Aydın Haceyi, Amir Merdani, Feraz Zehtab, Seccad Radmehr, Mecid Makuyi ve İhsan Necefi ile beraber "yasadışı topluluk kurmak veya iye olmak", "milli güvenliği ihlal etmek" ve "düzen aleyhine propaganda" ile suçlanmaktadır.

Yazar ve İnsan Hakları Savunucusu Hamid Valayi'nin mahkemesinin ilk oturumu 1 Aralık Pazartesi günü Tebriz İnkılap Mahkemesinin 2. Şubesinde yapılacaktı ancak bu oturum Valayı ve avukatının katılmasına rağmen ertelenmiştir. Valayi mahkemede "İran rejimine karşı propaganda" suçlamasıyla yargılanacaktı.

Hamid Valayi 15 Temmuz 2008 tarihinde Tebriz'de güvenlik görevlileri tarafından tutuklanmış ve 13 gün boyunca İstihbarat merkezinde tutuklu bulunmuştur. Bu süre boyunca maruz kaldığı işkence ve kötü muamele onun dişlerinin kırılmasına, damağının iltihaplanıp kanamasına ve sağ bacağının sekmesine neden olmuştur. Hukuk bölümü mezunu olan Valayi Tebriz İstihbarat idaresi tarafından avukatlık yapmaktan menedilmiştir. O son olarak Doğu Azerbaycan eyaleti Avukatlık Merkezi İnsan Hakları Komisyonuna yazdığı mektupta tutuklu bulunduğu süre boyunca işkence gördüğünü açıklamış ve kanunsuz olarak avukatlıktan menedildiğini anlatmıştır.

29 Kasım Çarşamba günü Erdebilli öğrenci aktivistler Ardeşir Kerimi Hiyavi (Erdebil Azad üniversitesinin islami öğrenci birliği üyesi, öğrenci dergisi Hazar'ın müdürü ve imtiyaz sahibi), gazeteci yazar Rahim Gulami, ve Vedud Saadeti Erdebil İnkılap Mahkemesinde yargılandılar. "Bu aktivistlerin dosyasına bakıyor olan Hakim Hasanzade, mahkeme başlamadan önce onların avukatı olan Mehdi Hocceti'ye itiraz etmiş, bu sebeble avukat mecburen istifa etmiş ve mahkeme boyunca 3 aktivistin savunmasını yapamamıştır.

İran Azerbaycanlısı Kadın Hakları Savunucusu Frank Ferid, 25 Kasım'da Ettelaat merkezine çağrılmış ve Türkiye'de yapılacak olan kadın hakları konferansına katılmaması söylenmiştir. Frank, 3 gün boyunca İstanbul'da düzenlenecek olan ve Türkiye,Azerbaycan ve İran'da kadın haklarının tartışılacağı bu konferansa katılmak ve konuşma yapmak için davet edilmişti.

Eher Mahkemesinin 1. Şubesi 3 Kasım'da bir mektup göndererek Doğu Azerbaycan eyaletinin Eher şehrindeki lise öğrencisi İbrahim Nuri'den kendisini 3 gün içerisinde mahkemeye tanıtıp savunma sunmasını istemiştir. Bu öğrenci, milli kimliğini taleb eden faaliyetleri nedeniyle bu yılın Mart ayında okul müdürü tarafından 3 gün boyunca okuldan uzaklaştırılmıştır.

İran okullarında sadece Fars dilinde eğitim verilmesi, son 4-5 yıl içerisinde başta Azerbaycanlılar, Kürtler ve Araplar olmak üzere bir çok Fars olmayan milletin itirazlarına sebeb olmuştur.

2008 Mayıs ayında 1 yıllık hapis cezasını çekmek için Hoy Hapishanesine gönderilen Azerbaycanlı yazar Hamid Rüstemi, hapis süresinin yarısını tamamlayıp geçtiğimiz günlerde serbest bırakılmıştır. Bu yazar geçen yıl Hoy Şehrinin İnkılap Mahkemesi tarafından 1 yıl hapis, 2 yıl Bicar şehrine sürgün ve 3 yıl yazılı eserlerinin yayınlanmaması cezasına çarptırılmıştı. Söylenenlere göre ona verilen sürgün cezası daha sonra üst mahkeme tarafından iptal edilmiştir.Rüstemi 21 Şubat 2006 tarihinde Dünya Ana Dili Günü kutlamalarında Hoy şehrinin Ettelaat memurları tarafından tutuklanmış ve bu cezalara çarptırılmıştı.

Alevi Mahpusların Durumu

Urumiye Hapishanesindeki Alevi mahpuslardan Ibadullah Gasımzade,Sehend Ali Mehemmedi ve Bahşali Mehemmedi 17 Kasım günü 13 yıllık hapis cezalarını çekmek üzere Yezd Hapishanesine sürgün edildiler.

Bu üç mahpus, diğer iki Alevi mahpusla beraber 2004 yılında "Zararlı ve din karşıtı düşünceler yaymak", "devlet başkanına hakaret etmek", "düzene karşı mücadele etmek", "ruhsatsız silah bulundurmak ve kullanmak" suçlamalarıyla tutuklanmış ve 2005 yılında 13 yıl hapis cezasına çarptırılmışlardır.

Urumiye Hapishanesinde diğer Alevi mahpuslar Mehdi Gasımzade ve Yusef Agayan idam cezasına çarptırılmışlardır ve halen tutuklu bulunmaktadırlar. Bu mahpuslar hapiste bulundukları süre boyunca iki ayrı uzun süreli açlık grevine girmişlerdir ve 15 Eylül'den itibaren 55 gün boyunca devam ettirdikleri son grev sağlık durumlarına büyük zarar vermiştir.

Devamını oku...

25 Kasım 2008 Salı

İran Azerbaycanlısı aktivistler - İşkence ve kötü muamele

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/171/2008
25 Kasım 2008

269/08 (MDE 13/141/2008, 22 Eylül 2008) ve (MDE 13/158/2008) - İşkence ve kötü muamele / hücrede tutulma endişesi Raporlarıyla ilgili Ek Bilgi

İRAN - Alireza (Ali Rıza) Serrafi (E), mühendis, gazeteci ve kültürel aktivist
Hassan Rashidi (Hasan Raşidi) (E), mühdensi, yazar ve okutman
Sa’id Mohammadi Mughanli (Said Mehemmedi Muğanlı) (E), şair ve gazeteci
Mehdi Naimi (E), şair ve üniversite okutmanı

İran Azerbaycanlısı aktivistler Ali Rıza Serrafi, Hasan Raşidi, Said Mehemmedi Muğanlı ve Mehdi Naimi 8 Kasım'da 250 bin dolar teminat karşılığında mahkeme tarihine kadar serbest bırakılmışlardır. "Milli güvenlik aleyhine faaliyet" ile suçlanan aktivistlerin mahkeme tarihi belirlenmemiştir.

Ali Rıza Serrafi, Hasan Raşidi, Said Mehemmedi Muğanlı ve Mehdi Naimi, 10 Eylül'de gözaltına alındıklarından beri Tahran'ın Evin Hapishanesinin 209. bölümünde tecritte tutulmuşlardır. Ancak gözaltı süreçlerinin sonlarına doğru günde 30 dakikaya kadar havalandırmaya çıkmalarına izin verilmiştir. Bu süreçte avukat tutmalarına izin verilmemiş ve 13 Ekim'e kadar aileleriyle görüşmelerine izin verilmemiştir. O tarihten sonra aktivistlerin yaklaşık haftada bir kere aileleriyle görüşmelerine izin verilmiştir. Merkezi Vancouver'de olan Azerbaycanlı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği'nin (ADAPP) verdiği bilgilere göre adları geçen dört kişi darp edilme ve psikolojik işkence dahil olmak üzere kötü mumeleye maruz kalmışlardır. Ali Reza Serrafi, gözaltındayken gördüğü kötü muameleye ve yetkililer tarafından eşinin gözaltına alınmasıyla tehdit edilmesini protesto etmek için açlık grevine başlamıştır.

GENEL BİLGİLENDİRME: İran Azerbaycanlıları çoğunlukla Şii inançlıdırlar ve İran nüfusunun %25-30'luk bir oranını oluşturup İran’ın en büyük azınlığı olarak bilinmektedirler. Çoğunlukla İran'ın kuzeyinde yaşayan bu topluluk, topluma entegre olmuş olsa bile, son yıllarda Anayasada tanınmış olan Azerbaycan Türkçesinde eğitim ve Azerbaycan'ın kültürel ve tarihi bayramlarını kutlama gibi kültürel ve dil hakları istekleri bariz şekilde artmıştır.

Başvuru gönderen herkese teşekkürler. Daha fazla eylem talep edilmemektedir. Uluslararası Af Örgütü Evezpur bu aktivistlerin davalarını incelemeye devam edecek ve gerekirse yeni eylemlerde bulunacaktır.

Devamını oku...

21 Kasım 2008 Cuma

İRAN - Azerbaycanlıların kültürel hakları için çalışan öğrenci aktivistler

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/170/2008
21 Kasım 2008

UA 271/08 (MDE 13/142/2008, 23 Eylül 2008) - Sağlık Endişesi/ İşkence ve Kötü Muamele Korkusu/ Olası Düşünce Mahkumları Raporuyla ilgili Ek Bilgi

İRAN - Azerbaycanlıların kültürel hakları için çalışan öğrenci aktivistler:

Maqsoud Ahdi (E) ]
Mansour Aminian (E) ]
Dariush (Daryuş) Hatemi (E), 29 ]
Aydin Khajei (E), 23 ]
Amir Mardani (E) ]
Majid Makuyi (E) ]
Sejjad Radmehr (E) ]
Feraz Zahtab (E), 23 ]

Daryuş Hatemi dışında adları belirtilen bütün öğrenciler, 28 Ekim'de teminat karşılığında ülkenin kuzey-batısındaki Tebriz Hapishanesinden serbest bırakılmışlardır. Daryuş Hatemi, serbest bırakılması için talep edilen 50 bin dolar teminatı karşılayamadığı için halen gözaltındadır. Öğrenci aktivistlerin tümü "milli güvenliği bozmak amaçlı yasadığı topluluklara üyelik ve kuruculuk" ve "devlet aleyhine propaganda" ile suçlanmışlardır.

Merkezi Vancouver'da olan Azerbaycan'lı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği'nin (ADAPP) verdiği bilgilere göre, polis memurları öğrencileri gözaltına aldıktan sonra evlerini arayarak bilgisayarlarına, CDlerine, belge ve kitaplarına el koymuşlardır. Öğrenciler, üç ay boyunca Tebriz Hapishanesinde tutularak İstihbarat Bakanlığı yetkilileri tarafından sorgulanmışlardır. Gözaltında aileleriyle görüştürülmeyen aktivistlerden bazılarına zaman zaman telefon görüşmeleri yapma izni verilmiştir.

Aktivistlerin hiç birine avukat tutma izni verilmemiştir. ADAPP'ın açıklamalarına göre aileleri, öğrencilerin "Tebriz'de İstihbarat Bakanlığında gözaltındayken işkence gördükleri ve yetkililerin onlara uykusuz bırakarak ve 24 saat boyunca sorgulayarak işkence ve kötü muamele ettkilerini" belirtmişlerdir.

GENEL BİLGİLENDİRME: İran Azerbaycanlıları çoğunlukla Şii inançlıdırlar ve İran nüfusunun %25-30'luk bir oranını oluşturup İran’ın en büyük azınlığı olarak bilinmektedirler. Çoğunlukla İran'ın kuzeyinde yaşayan bu topluluk, topluma entegre olmuş olsa bile, son yıllarda Anayasada tanınmış olan Azerbaycan Türkçesinde eğitim ve Azerbaycan'ın kültürel ve tarihi bayramlarını kutlama gibi kültürel ve dil hakları istekleri bariz şekilde artmıştır.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen Farsça, İngilizce, Fransızca, Arapça ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Maqsoud Ahdi, Mansour Aminian, Aydin Khajei, Amir Mardani, Majid Makuyi, Sejjad Radmehr ve Feraz Zahtab'ın teminat karşılığında serbest bırakılmaları haberini memnuniyetle karşıladığınızı belirtin;

- Yedi aktiviste ve hala gözaltında olan Daryuş Hatemi'ye yönelik suçlamaların, doğrudan onların ifade ve toplanma özgürlüğü haklarını barışçıl bir şekilde kullanmalarıyla ilgili olması nedeniyle endişelerini belirterek yetkililere Daryuş Hatemi'yi hiç bir ön koşul olmadan bir an önce serbest bırakarak sekiz aktiviste yönelik suçlamaları düşürmeleri çağrısında bulunun;

- Yetkililerden Daryuş Hatemi'nin işkence ve kötü muameleye uğramadığını garanti etmelerini talep edin;

- Yetkilileri bir an önce Hatemi'nin avukatına, ailesine ve talep edeceği sağlık yardımına erişimini sağlamaya çağırın.

Devamını oku...

17 Kasım 2008 Pazartesi

İran'da Azerbaycanlı Alevi Mahpuslara Sürgün ve İdam Cezaları Verildi

Güney Sesi: İran'da Batı Azerbaycan bölgesindeki Urmiye Hapishanesinde tutuklu bulunan 5 Azerbaycanlı Alevi 8 Ekim 2008 tarihinde mahkemeye çıkarıldı.

Urmiye İnkılap Mahkemesi mahpuslardan Sehend Ali Mehemmedi, Bahş Ali Muhammedi ve İbadullah Kasımzade'yi 13 yıl boyunca İran'ın merkez bölgelerinde bulunan Yezd Hapishanesine sürgün etme kararını verdi.
Mehdi Kasımzade ve Yunis Agayan'a karşı çıkarılmış idam hükmü ise geçerliliğini koruyor.

Batı Azerbaycan eyaletinin Koşaçay şehrinin Üçtepe köyünden olan bu faaller 4 yıl önce İran hükümet güçleriyle Azerbaycanlı Aleviler arasında çıkan çatışmada hapsedilmişlerdi.

5 Alevi mahpus 32 gündür açlık grevindeler ve yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre bugünden itibaren su içmeyi de keserek ölüm orucuna başladılar. Bu yılın Şubat-Mart aylarında da 24 günlük bir açlık grevine giren mahpuslar daha sonra mahkeme yetkililerinin çağrısıyla açlık grevine son vermişlerdi.

Sağlık durumlarının son derece tehlikeli olduğu belirtilen Azerbaycanlı 5 Alevi mahpusun herhangi bir tıbbi yardım görmelerine hapishane yetkilileri tarafından izin verilmiyor.

Devamını oku...

13 Kasım 2008 Perşembe

Abbas Lisani:Düşünce suçlusu

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/167/2008
13 Kasım 2008

UA 74/08 (MDE 13/050/2008, 17 Mart 2008) Düşünce suçlusu/İşkence Raporuyla ilgili Ek Bilgi

İRAN - Abbas Lisani (Leysani) (E), aktivist

Vicdan mahpusu (düşünce suçlusu) Abbas Lisani, iki davadan alınan toplam 30 aylık hapis cezasını çektikten sonra 29 Ekim 2008'de İran'ın merkezindeki Yezd Hapishanesinden serbest bırakılmıştır.

İran'daki Azerbaycanlı topluluğun önde gelen aktvistlerinden biri olan Abbas Lisani, Erdebil'de 2006 yılının Mayıs ayında yapılan gösterilere katılmakla suçlanarak 18 ay hapis ve 50 kırbaç cezasına çarptırılmıştı.

Bu gösteriler, bir devlet gazetesinde yayınlanan ve İran'daki Azerbaycanlıların büyük çoğunluğunu rencide eden bir karikatüre yönelik protestolardı. Aktiviste verilen ceza 2006 yılının Ekim ayında temyiz mahkemesi tarafından onaylandı. Kırbaç cezası ise şu ana kadar uygulanmamıştır.

Abbas Lisani'ye yönelik ikinci hükm olan bir yıllık hapis cezası 2003 yılında Babek Kalesindeki barışçıl bir kültürel toplantıya katılımıyla ilgili olarak 2006 yılının Ağustos ayında verilerek daha sonra temyiz mahkemesinde onaylanmıştır. O ayrıca 2008 yılının Nisan ayında, Tebriz'de 2005'in Haziran ayında yapılan bir toplantıyla ilgili "kamu düzenini bozmak" suçlamasıyla Tebriz'de bir mahkeme tarafından 50.000 tomen (yaklaşık 50.125 dolar) para cezasına çarptırılmıştır.
Abbas Lisani, tutuklu olduğu süre boyunca Yezd Hapishanesine götürülüşünü ve burda gördüğü kötü muameleyi protestosu dahil olmak üzere bir kaç kez açlık grevi başlatmıştır. O daha sonra, İran yasalarına göre izin verilen geçici çıkış izninden yoksun bırakılmıştır.

7 Ekim 2008'de Abbas Lisani Yezd'deki İstihbarat Teşkilatı ofisine götürülerek burda, serbest bırakıldıktan sonraki planlarının da sorulduğu 10 saat boyunca sorgulanmıştır. Sorgulamaya, aktivistin yaşadığı şehir olan ülkenin kuzeybatısındaki Erdebil'in güvenlik memurları da katılmıştır. Serbest bırakılmadan bir kaç gün önce Erdebil şehrinin İstihbarat Teşkilatı ve Başsavcılığı yetkilileri Lisani'nin ailesini tehdit ederek, aktivistin Azerbaycan şehirlerinde yapılacak herhangi bir toplantı veya eyleme katılması halinde tekrar tutuklanacağını söylemiştirler.

Başvuru gönderen herkese teşekkürler. Uluslararası Af Örgütü tarafından daha fazla eylem talep edilmemektedir.

Devamını oku...

31 Ekim 2008 Cuma

İran’da Azerbaycanlı Siyasi Mahpusları Savunma Kuruluşunun Aylık Raporu - Ekim 2008

Tahran'da İftar Davetinde Tutuklanan Azerbaycanlı Kültürel Aktivistlerin Durumu

Bir buçuk ay önce İran'ın başkenti Tahran'da bir iftar davetinde gözaltına alınan 19 Azerbaycanlı kültürel aktivistten halen tutuklu bulunan son dört kişi, toplam 250.000 dolar karşılığında serbest bırakıldı.Onlar 57 gün boyunca İranlı yetkililer tarafından mahkemeye çıkartılmadan, haklarındaki suçlamalar bilinmeden, avukat tutma izinleri olmadan hapiste tutuldular. Sayın Mehdi Naimi, Ali Rıza Serrafi, Seyid Mehemmedi (Muğanlı) ve Hasan Raşidi bu süre boyunca işkenceye ve her çeşit kötü muameleye maruz kalma tehlikesi altındaydılar.

Onlarla ilk kez tutuklandıklarından 33 gün sonra konuşabilen aile bireyleri bu mahpusların durumlarının uygunsuz olduğunu, şiddetli psikolojik baskı ve kimi zaman fiziksel işkence gördüklerini, Evin hapishanesinin Ettelaat tarafından yönetilen 209. bölmesinin zor koşulları sebebiyle sağlık durumlarının tehlikede olduğunu belirttiler.

10 Eylül 2008 tarihinde Tahran'da bir evdeki iftar yemeğinde toplanan ve çoğunluğu şair,yazar ve üniversitede öğretim görevlilerinden oluşan 19 İran Azerbaycanlısı, emniyet memurları tarafından tutuklanmışlardı. Azerbaycanlı tanınmış siyasi mahpus Abbas Lisani'nin eşi ve çocukları da bu davette tutuklananlar arasındaydılar.

Tutuklananlardan bir kısmı, o cümleden Abbas Lisani'nin eşi Rukeyye Alizade ve üç çocuğu, Ekrem Neccari, Rubab Azimi ve Ferhad Rezayi 9 saat gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakıldılar. 14 Eylül günü Yusef Huşyar, Şehbaz İbrahimzade ve Mehmet Abbaspur serbest bırakıldılar.Ekim ayının ilk haftalarında diğer beş kişi, Ekber Azad, Abbas Naimi, Seyid Mehmediyan, Hüseyin Haydari ve Hasan Rahimi 52.700 dolar para cezası karşılığında Tehran'ın Evin hapishanesinin 209. bölmesinden serbest bırakıldılar.

Ancak diğer 4 kişi halen Evin hapishanesinde tutuklu bulunmaktaydılar. Serbest bırakılanların tümü, gözaltına alındıklarından itibaren temel haklarından mahrum bırakıldıklarını ve neredeyse bütün süre boyunca Evin hapishanesinin 209. bölmesinin tek kişilik hücrelerinde ruhsal ve fiziksel baskılar altında tutulduklarını belirttiler.

Tutuklu Bulunan Azerbaycanlı Öğrenci Faallerin Durumu

Nihayet 28 Ekim günü Tebriz üniversitesinin 7 ve İsfahan üniversitesinin 1 öğrencisi verilen kararla geçici olarak Tebriz Hapishanesinden serbest bırakıldılar.

17 Temmuz günü Tebriz üniversitesinin önünde gözaltına alınan Seccad Radmehr, Aydın Haceyi ve Feraz Zehtab, 13 Ağustos'ta gözaltına alınan Emir Merdani, 31 Ağustos'ta tutuklanan Mecid Makuyizad ve 30 Eylül'de tutuklanan İhsan Necefi, 52,700 dolar para cezasıyla ve Tebriz üniversitesinin 20 Ağustos'ta tutuklanmış olan diğer 2 faal öğrencisi Mansur Eminiyan ve Meksud Ahdi, 21,100 dolar para cezasıyla Tebriz Hapishanesinden serbest bırakıldılar.

İran polisi tarafından bu öğrencilerin tutuklanmalarının ardından evleri arandı ve bilgisayarlarına, cdlerine, belgelerine ve kitaplarına el konuldu.

30 Eylül'de tutuklanan İhsan Necefi dışındaki öğrencilerin tümü 3 ay boyunca Tebriz Ettelaat'ının hapishanesinde yoğun baskılar altında sorgulandılar.Onlar mahkemeye çıkarılmadan, haklarında suçlamalar kesinleştirilmeden, avukat tutma ve aileleriyle konuşma izni verilmeden gözaltında tutuldular.

Öğrencilerin ailelerinin dediğine göre "Onlar tutuklu bulundukları süre boyunca Ettelaat merkezinde işkence gördüler. Resmi makamlar onlara 24 saat aralıksız sorgulama, uykusuz bırakma, dövme ve hakaretle eziyet ettiler."

Bu şahıslara yöneltilen suçlamalar "kanundışı kuruluş ve toplulukları kurmak ve üye olmak, milli güvenliği bozmaya teşebbüs" ve "Devlet düzeni aleyhine propaganda" olarak belirtildi.

Bu öğrencilerin arkadaşlarından olan ve tutuklandığı sırada orduda görevini yerine getiriyor olan Daryuş Hatemi'nin serbest bırakılması ailesinin henüz istenen parayı ödeyecek durumda olmaması nedeniyle gelecek günlere ertelendi. O 17 Temmuz'dan beri tutuklu bulunmaktaydı.

Ayıca 6 Ekim'de tutuklanan ve Azad Şebester Üniversitesinde Bilgisayar Mühendisliği bölümü öğrencisi olan 23 yaşındaki Samed Mevlakulu, yaklaşık olarak 100.000 dolar para cezasıyla serbest bırakıldı. O "yurtdışındaki topluluklarla internet aracılığıyla iletişim kurmak" suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Ehl-i Hak (Alevi) Mahpusların Durumu 5 yıldır tutuklu bulunan Alevi mahpuslar Sehend Ali Muhammedi, Bahşali Muhammedi, İbadullah Gasımzade, Mehdi Gasımzade ve Yunes Agayan, kendi davalarıyla ilgili hukukdışı gidişata, hapishane memurlarının hakaretamiz davranışlarına ve kendi dini inançlarına karşı yöneltilen hakaretlere itiraz olarak 15 Eylül 2008 tarihinden açlık grevine başlamışlardır ve aynı tarihte tutuldukları hapishanenin tek kişilik hücrelerine yerleştirilmişlerdir.Adı geçen şahıslar açlık grevlerini sürdürmektedirler ve geçen sefer girdikleri 25 günlük açlık grevlerinde karşılaştıkları sağlık sorunları devam etmektedir.Urumiye hapishanesinin sağlıksız koşullarda bulunan tek kişilik hücrelerine yerleştirilmeleri bu mahpusların sağlık durumlarını daha vahim boyutlara ulaştırmıştır. Onlar birkaç kez kan kusmuştur ve yarı baygın haldedirler.

Azerbaycan Kültürel Faali Siyasi Mahpus Abbas Lisani'nin Durumu

Tanınmış Azerbaycan kültürel aktivisti siyasi mahpus Abbas Lisani, 29 Ekim tarihinde 30 aylık hapis süresinden sonra Yezd hapishanesinden serbest bırakıldı.Abbas Lisani 2006 yılının Mayıs ayında yayınlanan ayrımcı bir karikatüre karşı Azerbaycan genelindeki protesto gösterilerine katılmak nedeniyle aldığı 18 aylık hapis cezasını Erdebil hapishanesinde çekerken, "Devlet düzeni aleyhine propaganda" suçlamasıyla -yaşadığı Erdebil şehrinden 112 km uzaklıkta olan- Eher hapishanesinde 12 ay daha hapse mahkum edildi ve 27 Şubat 2008 tarihinde 2000 km uzaklıkta bulunan Yezd hapishanesine kanunsuzca sürgün edildi.

Hapiste olduğu süre boyunca beş kere açlık grevine giren kültürel faal hapishane yetkilileri tarafından tıbbi yardım alma hakkından ve İran'da mahpusların sahip olduğu çıkış izninden mahrum bırakıldı. Lisani 7 Ekim 2008 tarihinde Ettelaat merkezine çağrılmış ve orda 10 saat boyunca sorgulanmıştır. Erdebil şehrinin güvenlik memurlarının bulunduğu sorguda kendisinden serbest kaldığında yapacakları ve Erdebil'e dönüşü hakkında sorular sorulmuştur. Serbest bırakılmasından birkaç gün önce Erdebil şehrinin Ettelaat merkezi ve mahkeme yetkilileri Lisani'nin ailesine baskı yapmış ve onun serbest bırakıldığında Farsların çoğunlukta olduğu bir şehre taşınması gerektiğini söylemişlerdir. Onlar Lisani'nin ailesini tehdit etmiş ve aksi takdirde Erdebil ya da diğer Azerbaycan şehirlerindeki her hareketinin tutuklanıp hapse atılmasına neden olacağını belirtmişlerdir.

Abbas Lisani'nin eşi Rukeyye Lisani ve üç çocuğu, 10 Eylül 2008 tarihinde bir iftar davetinde tutuklanan 19 kişinin arasındaydılar.

Tutuklanan Diğer Azerbaycanlı Kültürel Aktivistlerin Durumları

Çeşitli kaynaklardan alınan bilgilere göre, Urumiye merkezi hapishanesinde Azerbaycanlı siyasi ve fikirsel mahpuslar sürekli olarak hapishane yetkililerinin ve emniyet görevlilerinin baskılarına maruz kalmaktadırlar ve durumları uygunsuzdur.

Huşeng Negizade, Arif Ulufi ve Vahid Behadori, Azerbaycanlı faal mahpuslardır ve onlar halen tutuklu bulunmaktadırlar.

Onlar tutuklandıklarından beri uyuşturucu madde bağımlıları ve katillerle aynı bölümde uygunsuz ve sağlıksız bir ortamda tutulmaktadırlar ve kendilerine aileleriyle düzenli olarak konuşma izni verilmemektedir.Bu faaller Urumiye şehrinde 2008 yılının Şubat ayında Dünya Anadili Günü'ndeki yapılan gösterilere katılmakla suçlanarak tutuklanıp hapis cezasına çarptırılmışlardır.

Bu hapishanede 5 aydır hapis cezasını çeken Azerbaycanlı insan hakları savunucusu,şair ve yazar Mühendis İbrahim Reşidi yeni serbest bırakılmıştır. Kendisine tutuklandığından beri herhangi bir kitap,gazete ve dergiyi okuma izni verilmemiştir ve hapishane yetkililerinden devamlı olarak baskı görmüştür. Emniyet güçleri onu tehdit etmiş ve diğer mahpuslarla Azerbaycan'la ilgili meselelere dair herhangi bir konuşma yaparsa karantinaya alınacağını söylemişlerdir.

Bir diğer Azerbaycanlı Kulturel faali olan Rehim Hacızade'nin tutukluluğu devam ediyor.O 25 Eylül tarihinde emniyet memurları tarafından Erdebil şehrinde göz altına alınmış ve şehrin Ettelaat merkezinde 3 gün sorgulandıktan sonra Erdebil merkezi hapishanesinin 7. bölmesine yerleştirilmiştir. Adı geçen şahsa yönelik suçlamalar "devlet aleyhine propaganda" ve "milliyetçilik propagandası" olarak belirtilmiştir.

41 yaşındaki Azerbaycanlı faal Abdülhoccet Tarıverdiyan "Milli güvenliği bozmak" ve "kanundışı topluluklara katılmak" suçlamasıyla 6 ay hapis cezasına ve 40 kırbaç cezasına çarptırılmıştır. Mahkeme yargıcı bu hükmü, faalin bu süre içinde aynı suçla tekrar tutuklanmaması şartıyla iki yıl için dondurmuştur.

Tariverdiyan 21 Mayıs tarihinde Azerbaycan protesto gösterilerinin 2. yıldönümünde Tebriz'de tutuklanmış ve iki haftadan uzun süre boyunca geçici olarak hapsedilip daha sonra para cezasıyla serbest bırakılmıştı.

Devamını oku...

23 Ekim 2008 Perşembe

İran Azerbaycanlısı aktivistleri - İşkence ve kötü muamele

KAMUSAL BELGE - AI İndeksi: MDE 13/158/2008
23 Ekim 2008

269/08 (MDE 13/141/2008, 22 Eylül 2008) - İşkence ve kötü muamele / hücrede tutulma endişesi Raporuyla ilgili Ek Bilgi

İRAN - Alireza (Ali Rıza) Serrafi (E), mühendis, gazeteci ve kültürel aktivist
Ekber Azad (E), yazar
Hasan Raşidi (E), mühendis, yazar ve okutman
Said Mehemmedi Muğanlı (E), şair ve gazeteci
Hasan Rehimi Bayat (E), mühendis, insan hakları aktivisti
Hüseyin Heyderi (E), öğrenci
Abbas Naimi (E), kültürel aktivist
Mehdi Naimi (E), şair ve üniversite okutmanı
Seyyad Mehemmedian (E), aktivist

Yukarıda adları belirtilen dokuz İran Azerbaycanlısı aktivistten beşi Ekim ayında şartlı olarak serbest bırakılmışlardır. Aktivistlerin hepsi "mill güvenlik aleyhine faaliyet" ile suçlanıyor ve 10 Eylül 2008'de gözaltına alınmalarından beri Tahran'ın Evin Hapishanesinin İstihbarat Bakanlığı tarafından kontol edilen 209. bölümünde tutuluyorlardı. Aktivistlerin hala tecrit gözaltısında tutulan dördünün aileleriyle ilk görüşmelerini yapmalarına 13 Ekim'de izin verilip, avukat tutmaları engellenmektedir.

Ekber Azad, Hüseyin Heyderi, Abbas Naimi ve Seyyad Mehemmedian 8 Ekim'de, Hasan Rehimi Bayat ise 16 Ekim'de serbest bırakılmışlardır. Beş aktivistin serbest bırakılması için her birinin 500 milyon rial (yaklaşık 51.000 dolar) teminat ödeyerek kefil göstermesi istenmiştir. Kefiller bir kaç aylık ödemeyi temin ederek, aktivistler ülke dışına çıkar ya da yetkililer tarafından yapılan çağrılara yanıt vermezlerse sorumlu sayılmaktadırlar. Teminat kararını veren yargıç aktivistlere, ödemeyi yapmazlarsa tekrar tutuklanacaklarını söylemiştir. Ekber Azad, 15 Ekim'de yargıç Metine Rasekh'in mahkeme odasına çağrılmış ve teminatı bulması istenmiştir. Serbest bırakılan aktivistler şu ana kadar kefil bulamamış ve teminat olarak istenen 500 milyon riali sağlayamamışlardır.

Ekber Azad, gözaltı sürecinin sadece son iki gününde 30-40 dakika günlük havalandırmaya çıkış izni verildiğini açıklamıştır. Bu süreçte o, mide problemleri için tedaviye erişememiş, ancak şiddetli mide ağrısı nedeniyle bayıldıktan sonrabir hemşireyi görmesine izin verilmiştir. Ekber Azad, kimi zaman geceyarılarına kadar süren uzun saatler boyunca sorgulanmıştır. Sorgulama memurları onun ve ailesinin hayatını tehdit ederek, serbest bırakıldıktan sonra da telefonla tehdit etmeye devam etmişlerdir.

GENEL BİLGİLENDİRME: İran Azerbaycanlıları çoğunlukla Şii inançlıdırlar ve İran nüfusunun %25-30'luk bir oranını oluşturup İran’ın en büyük azınlığı olarak bilinmektedirler. Çoğunlukla İran'ın kuzeyinde yaşayan bu topluluk, topluma entegre olmuş olsa bile, son yıllarda Anayasada tanınmış olan Azerbaycan Türkçesinde eğitim ve Azerbaycan'ın kültürel ve tarihi bayramlarını kutlama gibi kültürel ve dil hakları istekleri bariz şekilde artmıştır.

Geçen yıllarda İran Azerbaycanlı aktivistler, öğretim yılının ilk gününü boykot etme çağrısında bulunmuşlardı. Bu çağrı İran Azerbaycanlı çocuklarının Azerbaycan Türkçe’sinde eğitim alabilme haklarını kullanmaları için her yıl yapılan bir eylemdir (bakınız: http://www.amnesty.org/en/library/asset/MDE13/108/2006/en/dom-MDE1310820...). 1 Mehr (13 Eylül) İran’da eğitim yılının ilk günüdür. Bu tutuklamalar da boykot eylemlerini önleme amacı ile yetkililer tarafından yapılmış olabilir. Uluslararası Af Örgütü tutuklananların, ifade ve toplanma özgürlüğü haklarını barışçıl şekilde kullanan vicdan mahpusları (düşünce suçluları) olduklarına inanmaktadır.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen Farsça, İngilizce, Fransızca, Arapça ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Yetkilileri, gözaltındaki dört Azerbaycanlı aktivist Ali Rıza Serrafi, Hasan Raşidi, Said Mehemmedi Muğanlı ve Mehdi Naimi'nin işkence kötü muamele görmediklerini garanti etmeye çağırın;

- Yetkililerden aktivistlerin aileleri ile görüşmelerine, avukat tutma haklarını kullanmalarına ve talep ettiklerinde sağlık hizmetlerden yararlanmalarına izin verilmesini isteyin;

-Yetkililere, 10 Eylül tarihinde tutuklanan herkesi, eğer belli bir suçla itham edilmemişlerse, serbest bırakmaları için çağrıda bulunun;

-Dikkat edilsin, eğer tutuklananlar sadece ifade özgürlüğü ve toplanma haklarını kullandıkları için tutuklanmışlar ise, düşünce suçlusudurlar ve en kısa zamanda şartsız ve kayıtsız serbest bırakılmalıdırlar.

Devamını oku...

23 Eylül 2008 Salı

İRAN - Azerbaycanlıların kültürel hakları için çalışan öğrenci aktivistler

KAMUSAL BELGE - AI Indeks: MDE 13/142/2008
23 Eylül 2008

UA 271/08 Sağlık Endişesi/ İşkence ve Kötü Muamele Korkusu/ Olası Düşünce Mahkumları

İRAN - Azerbaycanlıların kültürel hakları için çalışan öğrenci aktivistler:
Maqsoud Ahdi (E) ]
Mansour Aminian (E) ]
Dariush Hatemi (E), 29 ]
Aydin Khajei (E), 23 ]
Amir Mardani (E) ]
Majid Makuyi (E) ]
Sejjad Radmehr (E) ]
Feraz Zahtab (E), 23 ]

Yukarıda adları belirtilen öğrenci aktivistler, 2008 yılının Temmuz ayında başlayan bir gözaltı dalgasında tutuklanmışlardır. Merkezi Vancouver şehrinde olan İran'da Azerbaycanlı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği'nin (ADAPP) verdiği bilgilere göre aileleri onlarla, düzensiz birkaç telefon bağlantısı dışında iletişim kuramamıştır. Aktivistlerden hiçbirinin avukata erişimi yoktur. Uluslararası Af Örgütü, bu aktivistlerin sadece fikir ve inançlarını ifade etmelerinden dolayı gözaltına alınan "vicdan mahpusları" olmalarından endişe etmektedir.

Öğrenci aktivistler, İran'daki Azerbaycanlılar için daha geniş kültürel haklar talep etmiştirler. Bu haklar, anayasada tanınan Azerbaycan Türkçesinde eğitimi ve Azerbaycan'ın kültürel ve tarihi günlerini kutlamayı da içermektedir.

Tebriz Üniversitesinde Makine Mühendisliği bölümü öğrencisi olan Sejjad Radmehr, aynı üniversitede İslami Öğrenci Birliğinin üyeleri ve Hukuk bölümü öğrencisi olan Feraz Zehtab ve Aydın Khajei'yle birlikte 17 Temmuz 2008 günü üniversitenin girişinde gözaltına alınmıştır. Öğrencilerin nereye götürüldüğüne dair bir bilgi yoktur, ancak üçünün de aileleriyle birkaç kısa telefon görüşmesi yapmalarına izin verilmiştir. Gözaltına alınmalarından sonra güvenlik görevlileri evlerini aramış ve bazı kişisel eşyalara el koymuştur.

Gözaltına alınmadan önce Sejjad Radmehr, Tebriz Üniversitesinde yönetimin bazı diğer öğrencileri okuldan uzaklaştırmasına tepki olarak 11 Mayıs'ta başlatılan bir açlık grevine katılmıştı. Bu nedenle okuldan uzaklaştırılmış ve bir ay süreyle öğrenci hakları ellerinden alınmıştır. Feraz Zehtab ve Aydın Khajei de öğrencilerin uzaklaştırılmasına karşı protesto gösterilerinde yer almışlardır. Öğrencilerin üçü de 2006 yılının Mayıs ayında bir gösteriye katılmaları nedeniyle bir dönem boyunca okuldan uzaklaştırılmışlardı.

Sejjad Radmehr, Feraz Zehtab ve ve Aydın Khajei'nin yakın arkadaşı olan Dariush Hatemi de 17 Temmuz günü gözaltına alınmıştır. O bu sırada orduda askerlik görevini yerine getiriyordu. 13 Ağustos'ta öğrenci aktivist Amir Mardani Tebriz Üniversitesi'nde gözaltına alınmıştır. Aktivistin ailesiyle iki telefon görüşmesi yapmasına izin verilmiştir ancak onlarla yüzyüze görüşmesi ve avukat tutması engellenmiştir. "Güvenlik güçleriyle işbirliği yapmaktan kaçındığı" belirtilen aktivistin şiddete ve kötü muameleye maruz kaldığından özellikle endişe edilmektedir.

Makine Mühendisliği bölümü öğrencisi olan Mansour Aminian ve Coğrafya bölümü öğrencisi Maqsoud Ahdi, Tebriz Üniversitesi'nin İslami Öğrenci Birliğine üyedirler. 20 Ağustos günü Mansour Aminian, çağrıldığı İstihbarat Bakanlığı ofisinde, Maqsoud Ahdi ise kendi evinde gözaltına alınmışlardır. Her ikisinin de evleri aranmıştır. Öğrencilerin aileleriyle iki telefon bağlantısı kurmalarına izin verilmiş ve hakim karşısına çıkarılmışlardır. Hakim, İran anayasasını ihlal ederek öğrencilerin gözaltı süresini iki ay uzatmıştır.

İsfahan Malik Eşter Üniversitesi Gemi Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencisi olan Majid Makuyi, 31 Ağustos günü babasının Doğu Azerbaycan eyaletinin Hoy şehrindeki evinde gözaltına alınmıştır. Makuyi'nin kişisel eşyaları incelenmiş ve el koyulmuştur. ADAPP'ın kaynaklarına göre öğrencinin Urmiye şehrindeki İstihbarat Bakanlığı gözaltı merkezine götürülmüş olma ihtimali vardır. Makuyi'nin son iki ayda Urmiye ve Hoy şehirlerinin İstihbarat Bakanlığı çalışanları tarafından düzenli olarak sorgulanmaya çağrıldığı bildirilmiştir. Şu anda Tebriz'e götürülmüştür.

Seccad Radmehr'in Urmiye Üniversitesi öğrencisi olan kardeşi Elahe Radmehr, güvenlik güçleri tarafından tehdit edilmiştir. Kimliği belirtilmeyen üniversite görevlileri ona, kardeşinin gözaltına alınmasına dair bilgi verirse
üniversiteden uzaklaştırılacağını söylemişlerdir. Diğer öğrenci aktivistlerin aile bireyleri de İstihbarat Teşkilatı tarafından tehdit edilmiştirler. Sejjad Radmehr'in annesi, oğlunun durumu öğrenmek için 23 Ağustos'ta gittiği Tebriz Üniversitesinde tehdit edilmiştir. Feraz Zehtab'ın annesi Radio Farda'yla yaptığı röportajda şu açıklamayı yapmıştır: "Bize doğru cevabı vermiyorlar. Hapishane yetkililerinden sordum, bilgileri olmadığını söylediler. İstihbarat Teşkilatına da sordum ama bana hiç ceap vermediler. Oğlumun nerde tutulduğunu bilmiyorum ve sadece bir kez sesini duyabildim."

GENEL BİLGİLENDİRME: İran Azerbaycanlıları çoğunlukla Şii inançlıdırlar ve İran nüfusunun %25-30'luk bir oranını oluşturup İran’ın en büyük azınlığı olarak bilinmektedirler. Çoğunlukla İran'ın kuzeyinde yaşayan bu topluluk, topluma entegre olmuş olsa bile, son yıllarda Anayasada tanınmış olan Azerbaycan Türkçesinde eğitim ve Azerbaycan'ın kültürel ve tarihi bayramlarını kutlama gibi kültürel ve dil hakları istekleri bariz şekilde artmıştır.

ÖNERİLEN EYLEM: Lütfen Farsça, İngilizce, Fransızca ya da kendi dilinizde bir mektup yazarak en kısa sürede gönderin. Mektubunuzda:

- Yetkilileri, adları belirtilen sekiz aktivistin işkence ve kötü muameleye maruz kalmadıklarını garanti etmeye çağırın,

- Yetkilieri, gözaltındaki sekiz aktivistin aileleriyle düzenli olarak iletişim kurmalarını ve avukat tutmalarını sağlamaya çağırın, ayrıca gerekirse sağlık yardımı verilmesini isteyin,

- Eğer tutuklananlar sadece ifade özgürlüğü ve toplanma haklarını kullandıkları için tutuklanmışlar ise, düşünce suçlusu olduklarını ve en kısa zamanda şartsız ve kayıtsız serbest bırakılmaları gerektiğini belirtin.

Devamını oku...