27 Ekim 2009 Salı

İran'da Azerbaycanlı Siyasi Tutukluları Savunma Birliği'nin (ADAPP) Aylık Raporu - Eylül 2009

İran’da Azerbaycanlılar aleyhinde yaşatılan insan hakları ihlalleri Eylül 2009’da da devam etti; yeni eğitim yılının başlamasıyla birlikte, ana dilinde eğitim hakkı isteyen [Güney] Azerbaycan faallerine baskılar arttı; Azerbaycanlı öğrenci aktivistlerin yüksek eğitime girişleri engellendi ve esassız, keyfi hapisler tekrar gerçekleştirildi. Hapse alınanlar işkence ve çesitli baskılara maruz kalmış, tutuklamaların çoğunda mahpusun nereye götürüldüğü ve hangi nedenle tutuklandığıyla ilgili bilgi verilmemiş, kendileri avukat sağlama ve aile ile görüşme haklarından alıkonmuş, sağlıkları için gerekli olan imkanlar sağlanmamış ve mahpusların hapishane haricinde tedavisi ile ilgili talepleri reddedilmiştir.

Azerbaycanlı İnsan Hakları Savunucusu Gazetecinin Sağlık Durumu Ağır

8 yıl hapis cezasına çarptırılarak Tahran’ın Evin Hapishanesi’ne nakledilen Azerbaycanlı gazeteci ve insan hakları savunucusu Said Metinpur, sağlık durumunun ağır olmasına rağmen tedavi edilmemektedir.Metinpur birkaç haftadan beri kalp ve akciğer problemlerinden dolayı acı çekmektedir. Metinpur’un daha önce kalp, göğüs ve sol elinde şiddetli ağrılar hissettiği bildirilmişti. Şimdi bunlara akciğer ağrısı da eklenmiştir. Kötüleşen sağlık durumundan dolayı Metinpur artık konuşma gücünü kaybetmiş ve görünüşü belirgin bir şekilde değişmiştir. Onunla aynı hücrede tutulan mahpuslar Metinpur’u cezaevinin sağlık merkezine götürmüşler, fakat doktor hiç muayene yapmadan onun sinir hastası olduğunu ifade etmiştir. Ona psikoloji gerginliği için üç çesit ilaç verip hücresine geri göndermişler. Ancak Metinpur her hangi bir muayene yapılmadan kendisine verilen reçeteyi kabul etmeyerek ağrıkesici ilaçlar kullanmaktan kaçınmıştır.

Metinpur kendi evlerine telefon etmiş fakat aralıksız öksürdüğü için konuşamamıştır. O ayrıca mide-bağırsak problemlerinden dolayı, akciğer enfeksiyonu için gereken antibiyotikleri kullanamamaktadır.

Metinpur son aylarda birkaç defa hapishane dışında tedavi olma isteğini iletmiştir, ancak yetkililer avukatı ve ailesinin çabalarına rağmen bu isteği reddetmektedirler.

Eşi Atiye Tahiri, özellikle onunla 26 Eylül görüşmesinden sonra, Metinpur’un sağlığı ile ilgili ciddi şekilde kaygılandığıı bildirmiştir. Metinpur’un mide kanaması, sindirim problemi, bel ağrısı, kalp sorunu ve ağır baş ağrısı gibi rahatsızlıkları gün geçtikçe şiddetlenmektedir. Bütün bunlara rağmen o uzman doktor tarafından muayene edilmekten mahrum bırakılmıştır.

Tahran Üniversitesi’inin felsefe bölümü mezunu olan Said Metinpur, Yaprak ve Mevc-i Bîdârî (Uyanış Dalgası) gazeteleri ve Azerbaycan’da insan hakları üzere faaliyet eden ‘Hak’ blogunun yazarıydı. Metinpur ayrıca kendi şahsi Internet sayfası ve başka gazetelerde [Güney] Azerbaycan’da dil ve insan hakları hakkında birçok makale yazmıştır.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nün 24 Eylül 2009’da İran yetkililerinin İran’ın dünyada en özgür ülke olduğunu iddia etmeleri üzerine yayınladığı raporda, Said Metinpur’un ağır sağlık durumuna rağmen tedavi edilmediği belirtilmiştir. Raporda İran'da gazetecilerin temel haklarının ihlal edildiği açıklanmıştır.

Uluslararası Af Örgütü, Sınır Tanımayan Gazeteciler, Front Line ve Gazetecileri Savunma Birliği kuruluşları daha önce yayınladıkları raporlarda Said Metinpur’u düşünce mahkumu olarak gördüklerini ifade ederek hiç bir ön koşul olmaksızın bir an önce serbest bırakılmasını talep etmişlerdir.

Azerbaycan Kültürel Aktivistlerinin Gözaltına Alınması
23 Eylül günü İran’da yeni eğitim yılı başlangıcıdır. İran’da yaşayan Fars olmayan milletlerin anadilde eğitim hakkının tanınmaması nedeniyle, bu gün onlar için simgesel bir güne çevrilmiştir. Özellikle İran’da yaşayan Azerbaycan Türkleri için 23 Eylül eğitim ve dil ayrımcılığına karşı mücadeleyi temsil eden bir gündür. Her yıl 23 Eylül günü Azerbaycanlı aktivistler İran’da Türk dilinde eğitim yasağını eylemlerle protesto etmektedirler. Bu eylemler genellikle ana dilinde eğitim hakkı ile ilgili broşürler dağıtmak, duvarlara slogan yazmak ve şiddetsiz gösteri yapmak şeklinde gerçekleşir. İran hükumeti ise bu eylemleri hayata geçiren aktivistleri tutuklamaktadır. İran'daki Azerbaycanlı kültürel aktivistler, Hüseyin (Arif) Lisani, Muhsin Refi ve Hamid Haydari 14 Eylül 2009’da Emniyet (Ittılâat) güçleri tarafından tutuklanıp üç gün boyunca gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakılmıştırlar. Adı geçen şahısların gözaltına alınması, İran’da eğitim yılının başlangıcı olan "1 Mihr" (23 Eylül) gününden önce ana dilde eğitim hakkı ve Azerbaycan Türkçesinin İran’da resmi dil statüsü kazanması talebiyle ilgili broşür ve CD’lerin Erdebil şehrinde dağıtılmasının ardından gerçekleşmiştir.

14 Eylül günü, tutuklama emri belgesini göstermeyen emniyet görevlileri Refii’nin mağazasına girip üç aktivisti tutuklamış, mağazadaki bilgisayar ve bazı eşyalara el koymuşlardır. Hüseyin (Arif) Lisani ve Muhsin Refii, tanınmış Azerbaycanlı kültürel haklar aktivisti ve eski siyasi mahpus Abbas Lisani’nin akrabaları olup Erdebil’deki aktivistlerden, Hamid Haydari ise İsfahan Üniversitesi’ndeki Azerbaycanlı öğrenci aktivistlerindendirler.

Tebriz şehrinde Azerbaycanlı gazeteci yazar Hasan Erk ve siyasi aktivist İbrahim Deşti, eğitim yılının başlangıcından bir hafta önce, 21 Eylül’de, İran güvenlik güçleri tarafından tutuklanmışlardır. Yakınlarından alınan bilgilere göre aktivistlerin evleri ve iş yerleri aranarak bazı kitap, notlar ve başka eşyalarına el konulmuştur. Erk ve Deşti’nin tutuklu bulundukları yer hakkında bilgi yoktur.

İran’da Azerbaycanlı gazeteci ve öğrenci aktivist Ümid Şükri, 16 Eylül günü ailesini ziyaret etmek için Türkiye’den Erdebil şehrine gittiği sırada tutuklanmıştır.

İki yıldır Türkiye’de yaşayan ve İzmir Üniversitesi’nde eğitim alan aktivist, daha önce ISNA (İran Öğrencileri Haber Ajansı) ve CHN (Kültürel Miras Haber Ajansı) ajanslarında muhabir olarak çalışmış ve Erdebil Peyâm-ı Nûr Üniversitesi’nde çıkan öğrenci dergisi Sayan’ın sorumlu müdürlüğünü yapmıştı.

Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre Şükri’nin tutuklanmasının, Erdebil şehrinde öğrenci olduğu sırada yaptığı kültürel çalışmalarve adı geçen öğrenci dergisinin yayınıyla ilgili olduğu düşünülüyor.

Geçen yıl İran’da Eğitim Bakanlığı tarafından yayını durdurulan Sayan adlı öğrenci dergisi, Peyâm-ı Nur Üniversitesi’ndeki Azerbaycanlı öğrenciler tarafından kültürel ve toplumsal konularda yayınlanmaktaydı.

İran’da Azerbaycan’ın Zerrinava (Zerrin Abad) şehrinde yaşayan şair ve yazar Mahbub Budagî 17 Ağustos 2009’da İran emniyet görevlileri tarafından Zerrinava’daki mağazasında gözaltına alınmıştır. Şairin evinde ve mağazasında bulunan kitap ve elyazmalarına el konmuştur. Zencan’ın İşrak Edebi Derneği ve “Bayram” adlı aylık gazetenin yazarlar heyetinden olan Budagi, Zencan’ın emniyet merkezinde 10 gün tutulduktan sonra Tebriz Cezaevi’ne gönderilmiştir. Mahkeme yetkilileri şairin tutuklanmasıyla ilgili olarak ailesine herhangi bir gerekçe bildirmemiştirler. Avukat tutma hakkından mahrum olan şairin tutuklanmadan önce hasta olduğu ve hapishane şartları altında hastalığının şiddetlendiği bildirilmiştir.

Azerbaycanlı Öğrencilere Verilen Hapis Cezaları
İran’da Azerbaycanlı aktivistler Behruz Alizade, Vedud Saadeti, Rahim Gulami, Hüseyin Hüseyni ve Erdeşir Kerimi Erdebil şehrinin Temyiz Mahkemesi tarafından bir yıl hapis cezasına çarptırıldılar. Hüseyni ve Kerimi’ye verilen hapis cezaları iki yıl için ertelenecektir.

Aktivistlere “milli güvenlik aleyhine faaliyet eden topluluklara üyelik" ve “rejim aleyhine propaganda” suçlamaları yöneltilmiştir.

Daha önce, 1 Şubat 2008 günü Erdebil İnkılap Mahkemesi Hüseyin Hüseyni, Behruz Alizade, Erdeşir Kerimi Hıyâvî, Vedud Saadeti ve Rahim Gulami'yi 5 yıl hapis ve sürgüne mahkum etmişti.

İran Anayasasında bütün vatandaşların şiddet içermeyen gösteriler yapma hakkının tanınmasına rağmen, Azerbaycanlı aktivistler çeşitli protesto gösterilerine katılmakla suçlanarak gözaltı merkezleri ve hapishanelerde işkence görmektedirler. Bu aktivistler ayrıca toplantılara katıldıkları için hapis ve sürgün cezaları almaktadırlar.

Temyiz Mahkemesi Azerbaycanlı aktivist Vedud Esedi’yi 5 yıl için ertelenecek olan bir yıllık hapis cezasına mahkum etti. Mahkeme hükmü 26 Mayıs 2009’da çikarılsa da 25 Eylül 2009’da Esedi’ye sözlü olarak bildirilmiştir. O “rejim aleyhine propaganda” ve “etnik faaliyetlere katılmak” ile suçlanmıştır.

Vedud Esedi’ye daha önce diğer Azerbaycanlı aktivist Hüseyin Rahimi ile birlikte 18 ay hapis cezası verilmişti. Onlar 1 ay boyunca Reşt emniyet hapishanesinde gözaltına alındıktan sonra teminat karşılığında serbest bırakılmıştılar.

Uluslararası insan hakları savunucularını koruma teşkilatı "Front Line" 8 Ağustos 2008’de yayınladığı bildiride Vedud Esedi’nin tutuklanmasını kınamış ve bir an önce serbest bırakılmasını talep etmişti.

İran’da Azerbaycanlı insan hakları savunucusu ve kültürel aktivist Yaşar Hakkakpur’a, Zencan İnkılap Mahkemesi 1. Şubesi tarafından 6 ay hapis cezası verilmiştir.

17 Ağustos 2009’de verilen hükümde aktivist, "sistem aleyhinde propaganda" ve "toplumun düşüncelerini olumsuz yönde etkilemek" suçlamalarıyla yargılanmıştır. Mahkeme başkanı Hakim Sadıki, "sistem aleyhinde propaanda" suçlamasıyla 6 ay hapis kararı verip diğer suçlamayla ilgili dosya yetkisini Zencan Ceza Mahkemesi’ne devretmiştir.

Zencan Üniversitesi İslami Öğrenci Birliği üyesi, Hîme ögrenci dergisinin sorumlu müdürü, "Kızıl Özen" ve "Zengan Sözleri" öğrenci dergisinin yazarı ve İran’da Azerbaycanlı Siyasi Tutukluları Savunma Birliği'nin (ADAPP) sözcüsü olan Yaşar Hakkakpur, 21 Ocak 2009’da Doğu Azerbaycan eyaletinin Marağa şehrinde gözaltına alınarak bir ay sonra 30 bin dolar kefalet karşılığında serbest bırakılmıştı.

Hakkakpur Zencan Üniversitesi’ndeki faaliyetleri, yayınlanmasında rolü olduğu öğrenci dergileri ve Marağa’da temsilciliğini üstlendigi “Azerbaycan Gençler Evi” hakkında sorguya alındığını bildirmiştir.

Azerbaycanlı Aktivistin Yargılanması
Azerbaycan’ın Germi şehrinde yaşayan aktivist Şehruz Esedi 29 Eylül 2009’da mağazasının Türkçe levhası nedeniyle “rejim aleyhinde propaganda” suçlamasıyla yargılanmıştır.

Germi Emniyet Bürosu’nun baskılarına karşın, Esedi Türkçe levhayı kaldırmayı kabul etmeyince, emniyet güçleri tarafından gözaltına alındı. Görevliler onun şahsi bilgisayarı ve başka eşyalarına el koymuş, levhayı ise mağazanın üstünden kaldırmıştırlar. Esedi bir hafta gözaltında tutulduktan sonra kefaletle serbest bırakılmıştır.

Azerbaycanlı Aktivistin Uzun Süreli Gözaltında Tutulması
Azerbaycanlı yazar ve Türkçe öğretmeni Hasan Abdullahi (Umudoğlu) 13 Temmuz 2009’da Tebriz emniyet görevlileri tarafından kendi evinde tutuklanmış ve bu tarihe kadar serbest bırakılmamıştır. Raporlara göre yazar Azerbaycanlıların kültürel ve dil haklarıyla ilgili CD’ler yaymakla, “milli güvenlik aleyhinde faaliyet eden örgüt kurmak” suçlamasıyla karşı karşıyadır.

Serbest Bırakılan Aktivistler
31 Mayıs 2009’da Hıyav şehrinde (Meşkinşehr) emniyet görevlileri tarafından tutuklanan Azerbaycan kültürel aktivisti Aydın Zakiri 93 gün gözaltında tutulduktan sonra, 2 Eylül 2009’da 600 Milyon Riyal (60 bin dolar) teminat karşılığında serbest bırakılmıştır.

Azerbaycanlı aktivistler Mansur Seyfi, Ferdin Nobaht, İlgar Müezzinzade, Ali Feyzi ve Cafer Ağamuhemmedi son birkaç ay içerisinde Hıyav şehrinde tutuklanmış, birkaç gün gözaltında tutulduktan sonra teminat karşılığında serbest bırakılmışlardır. Aktivistlerin gözaltına alınma nedeni bu şehirde Azerbaycan Türklerinin etnik ve dil haklarıyla ilgili broşür dağıtmaları olup yöneltilen suçlamalar “rejim aleyhine propaganda” ve “milli güvenlik aleyhine faaliyet” olarak bildirilmiştir.

4 Nisan 2009 günü emniyet görevlileri tarafından Doğu Azerbaycan eyaletinin Tebriz şehrinde tutuklanan Azerbaycanlı yazar ve tarihçi Nagi Ahmedi Azer 104 gün gözaltında tutulduktan sonra, 31 Ağustos 2009 günü 1.5 milyar Riyal (150 bin dolar) vesika karşılığında serbest bırakılmış.

Nagi Ahmedi Azer geçen yıllarda yayın yasağı konan Şems-i Tebriz gazetesinin yazarı olmuş, Azerbaycan tarihi ve edebiyatı hakkında kitaplar yazmış, tercümeler yapmıştır. O “İran Yazarlar Birliği”nin üyesi ve “Azerbaycan Yazarlar Birliği”nin onur üyesidir.

Azerbaycanlı siyası aktivist Peyman Beşiri 4 ay hapis yattıktan sonra serbest bırakılmıştır. Beşiri 14 Eylül 2008’de yeni eğitim yılının başlamasından 2 hafta önce tutuklanmış, 50 gün Tebriz Cezaevi’nde tutulduktan sonra serbest bırakılmıştı. O daha sonra Tebriz İnkılap Mahkemesi tarafından yargılanarak 4 ay hapis cezasına çarptirilmisti.

Azerbaycanlı Öğrencilere Yüksek Öğrenim Görme Yasağı

Son zamanlarda Azerbaycanlı öğrenci aktivistlerin maruz kaldığı baskılar artmıştır. En az 4 öğrenci gözaltına alınmış, hapis cezasına çarptırılmıştır. Ayrıca en az 9 diğer öğrencinin de sınavı kazandıkları halde yüksek eğitim merkezlerine girişlerine izin verilmemiştir.

Azerbaycanlı öğrenci aktivist Hamid Tevfik’e Azad Üniversitesi’nin yüksek lisans sınavına katılmış olmasına rağmen sınav sonucu gönderilmemiş olup yetkililer ona sonucun verilmeyeceğini bildirmişlerdir. Tebriz Üniversitesi’nin tanınmış aktivisti olan Tevfik bu üniversitede elektrik mühendisliği bölümünden mezun olmuştu.

Azerbaycanlı öğrenci aktivist Emine Kasımpur, yükseköğrenim sınavında binlerce öğrenci arasından 36. olmasına rağmen kaydı yapılmamıştır. İran’ın Bilim, Araştırma ve Teknoloji Bakanlığı aktivistin" yüksek öğrenim görmek için genel yeterliliğe sahip olmadığını" iddia etmiştir.

Tebriz Üniversitesi “Azerbaycan Tanıtım Ocağı”nin üyesi olan Emine Kasımpur bu üniversitenin psikoloji bölümünden mezun olmuştu.

Azerbaycanlı kadın hakları savunucusu Leyla Sıhat (Hakime Sıhat Nevşehir) de Tebriz Azad Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde yüksek öğretim giriş sınavının sonucunu alamamıştır. Sıhat “Yarıyol” blogunun yazarı ve Tebriz şehrinde tanınmış kadın hakları aktivistidir.

Daha önce diğer Azerbaycanlı aktivistler Behzad Ciddi, İbrahim Şahbazi ve Rahim Şevki'nin de kendi bölümlerinde yükseköğrenime giriş sınavını kazandıkları halde eğitimleri engellenmişti.

Azerbaycan öğrenci aktivistlere yönelik baskılar yüksek öğrenimin engellenmesiyle sınırlı kalmıyor. Son olarak Urmiye Azad Üniversitesi’nin öğrencisi Seyid Mesud Alevi iki dönem kadar üniversiteden uzaklaştırılma, 30 kırbaç ve 2 milyon Riyal (200 dolar) nakit cezaya mahkum edilmiştir. Alevi 16 Haziran 2009’da İran’da cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarına itiraz gösterilerinde tutuklanmış, iki gün gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakılmıştı.


Tebrizli Kadınların Protesto Gösterisine İran Polisinden Sert Müdahale
14 Eylül 2009’da Tebriz şehrinde kadınlar tarafından düzenlenen protesto gösterisi polisin orantısız güç kullanımıyla sonuçlandı. Eyleme katılan kadınlar, şehir yetkililerinin doğalgaz politikasına itiraz etmek için Tebriz Belediye Binasının karşısında toplanmıştılar. Protestocular belediye binasından uzaklaştırılmaya çalışılmış, sonuç alınamayınca da polisin sert müdahelesiyle eylem dağıtılmıştır.