12 Nisan 2009 Pazar

İran'da Azerbaycanlı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği'nin (ADAPP) Aylık Raporu- Mart 2009

İran’da Azerbaycanlıların insan hakları ihlalleri Mart ayında da devam etmiş ve Nevruz (İran takvimine göre yeni yıl) bayramında devlet daireleri ve mahkemelerin tatil edilmesine rağmen baskıların şiddeti azalmamıştır. İran İslam Cumhuriyetinin Anayasasının 27. maddesine göre, ülkede İslam dininin aleyhine olmamak şartıyla her türlü gösteriye katılmak serbesttir. Buna rağmen Azerbaycanlı kültürel aktivistler itiraz gösterilerie katıldıkları için ağır hapıs cezalarına çarptırılmaktalardır. Azerbaycanlı aktivistler keyfi olarak tutuklanmakta, haklarındaki suçlamalar belirtilmeden ve avukat tutma hakları verilmeden gözaltında tutulmaktadırlar.Bu süreçte güvenlik memurları tutuklulara şiddetli işkenceler uygulayarak onları asılsız suçlamaları kabul etmeye zorlamakta ve bunun sonucunda aktivistlere ağır hükümler verilmektedir.

Aktivistlere Yapılan İşkence

5 Şubat 2009 tarihinde Erdebil'deki evinde gözaltına alınan Azerbaycanlı kültürel aktivist Ramin Sadıki, halen Erdebil şehrinin İstihbarat Teşkilatı merkezinde tutuklu bulunmaktadır. Çeşitli kaynakların verdiği bilgiye göre Sadıki, şiddetli fiziksel ve psikolojik işkencelere maruz kalmaktadır.

Sorgu memurlarının Ramin Sadıki ve kardeşi Mehmed Sadıki'yi birkaç gün boyunca tek ayaklarından tavana asarak işkence ettikleri; asılsız suç senaryolarına kabul ettirerek itiraf almak amacıyla mahpusu hücrede tutarak, çarkıfelek adlı bir işkence aletini kullanarak, bedeninin hassas noktalarına elektrik şoku vererek, şiddetle döverek ve kırbaçlayarak, uzun süre uykusuz bırakarak ve sözlü hakaretler ederek eziyet ettikleri bildirilmiştir.

Bir görgü tanığının ifadelerine göre Ramin ve Mehmed Sadıki, şiddetli fiziksel ve psikolojik işkenceler altında asılsız suçlamaları itiraf etmeye mecbur kalmışlardır. Bu itiraflarda mahpuslar, diğer 3 Azerbaycanlı aktivistle birlikte Muğan şehrinde (İran ve Azerbaycan Cumhuriyeti arasındaki sınırı oluşturan) Aras (Araz) Nehrini geçerek sınırın diğer tarafındaki yabancı güçlerle iletişim kurup, onlardan cd ve bildiri yayarak Azerbaycan hareketini ilerletmeyi sağlayacak kaynakları elde ettiklerine dair suç senaryosunu kabul etmişlerdir. Mahpuslar ayrıca diğer Azerbaycanlı aktivistlerin aleyhine yalan itiraflarda bulunmaya, özellikle de tanınmış faal Abbas Lisani ve eşiyle ilgili asılsız suçlamaları kabul etmeye mecbur olmuşlardır.

Mehmet Sadıki 14 Mart 2009 tarihinde 17 gün gözaltında tutulduktan sonra 30 bin dolar teminat karşılığında serbest bırakılmıştır.

Yetkililer, Sadıki'nin ailesine kendisinin sorgulamaların tamamlanmasından sonra, Nevruz (İran takviminde yılın ilk günü) öncesinde serbest bırakılacağını söylemişlerdi. Ramin Sadıki, Erdebil mahkemesinde dosya memurununun sorularına verdiği cevaplarda, işkence altında verdiği itirafları reddetmiştir. Bunun üzerine dosya hakimi Sadıki'nin tekrar Erdebil İsthbarat Merkezine geri götürülmesi ve tutukluluğunun devam etmesi kararını vermiştir.

Ramin Sadıki, daha önce 21 Şubat 2007 tarihinde Dünya Anadili kutlamalarında bildiriler yaydığı için gözaltına alınmış ve bir aydan sonra teminat karşılığında serbest bırakılmıştı. Uluslararası Af Örgütü, bu konuda yayınladığı raporda Ramin Sadıki'yi vicdan mahpusu ilan ederek bir an önce serbest bırakılması çağrısında bulunmuştu.

Aktivistlere Verilen Hapis Cezaları

Reşt Şehrinin Devrim Mahkemesinin 1. Şubesi'nin hakimi Mustafavi tarafından Azerbaycanlı insan hakları savunucusu Vedud Esedi'ye 1 yıl ve Reşt Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümü öğrencisi aktivist Hüseyin Rahimi'ye 6 ay hapis cezası verildi.

Son oturumu 28 Şubat Cumartesi günü avukatsız ve kapalı olarak görülen davada Azerbaycanlı insan hakları savunucusu Vedud Esedi ve öğrenci aktivist Hüseyin Rahimi, "etnikçilik" ve "rejime karşı propaganda" suçlamalarıyla yargılandılar.

Adı geçen aktivistler 2008 yılının Temmuz ayında Reşt şehrinin güvenlik memurları tarafından gözaltına alınarak İstihbarat Teşkilatı merkezinde bir aydan uzun süre boyunca gözaltında tutulmuşlardır. Tutukluların gözaltı süresinin neredeyse tamamını hücrelerde, fiziksel ve psikolojik baskılara maruz kaldıkları bildirilmiştir. Bu süre boyunca avukatları ve aileleriyle görüştürülmeyen tutukluların aile bireyleri, bütün çabalarına rağmen yetkililerden aktivistlerin tutuldukları yer hakkında bilgi alamamışlardır.

Uluslararası insan hakları savunucularını koruma teşkilatı "Front Line" tarafından 8 Ağustos 2008 tarihinde yayınlanan bildiride Vedud Esedi'nin serbest bırakılması çağrısında bulunulmuştu.

Geomorfoloji bölümü mezunu olan Vedud Esedi, Erdebil Azad Üniversitesi öğrenci birliğinin eski başkanı ve kapatılmış Azerbaycan kültür ve folklor dergisi "Seher"in yazı işleri müdürüdür. Vedud Esedi daha önce 2006 yılının Mayıs ayında İran'da Azerbaycanlıların protesto gösterileri döneminde de Erdebil şehrinde tutuklanmış ve 40 gün boyunca gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakılmıştı.

Tebriz'de Doğu Azerbaycan eyaleti temyiz mahkemesi, Azerbaycanlı kültürel aktivist İrec Hüseyni'ye gıyabi olarak 2 yıl hapis cezası verdi. Daha önce Tebriz Ceza Mahkemesinin 11. Şubesi tarafından "umumi düzeni bozmak ve yasadığı gösterilere katılmak" suçlamasıyla bu aktiviste 4 ay hapis ve 30 kırbaç cezası verilmişti. Hüseyni, 21 Mayıs 2008 tarihinde, İran'da Azerbaycanlıların devlet gazetesinde yayınlanan hakaret içerikli karikatürü protesto gösterilerinin ikinci yıldönümünde gözaltına alınmıştı.

Erdebil eyaletine bağlı Meşkinşehr'de İslami Devrim Mahkemesi tarafından Azerbaycanlı kültürel aktivist Beytullah Berzeger'e 5 ay şartlı hapis cezası verildi. "cd ve bildiriler yayarak düzen aleyhine propaganda ve milliyetçilik yapmak" suçlamasıyla yargılanan aktivistin dava celsesi avukatsız ve kapalı olarak görüldü.

Azerbaycanlı Genç Öğrenci Mahkemeye Çağrıldı

16 yaşındaki Azerbaycanlı öğrenci İbrahim Nuri, Eher Şehrinin Devrim Mahkemesinin 1. Şubesi tarafından mahkemeye çağrılmıştır. İbrahim Nuri, İran'da Azerbaycanlıların devlet gazetesinde yayınlanan hakaret içerikli karikatüre yönelik protesto gösterilerinin birinci yıldönümü olan 22 Mayıs 2007 tarihinde Eher şehrinde gözaltına alınmıştı.

Mahkeme tarafından gönderilen çağrıya göre İbrahim Nuri, İran'da Nevruz tatilinden sonraki ilk iş günü olan 25 Mart 2009 tarihi itibariyle Eher Devrim Mahkemesine başvurması istenmiştir. Başvurusundan sonra hakim, kendisine 4 Nisan 2009 tarihinde mahkemede hazır bulunmasını söylemiştir. Bir süre önce İbrahim Nuri, kültürel faaliyetleri nedeniyle okuduğu lisenin müdürü tarafından 3 gün boyunca okuldan uzaklaştırılmıştı.

Öğrenim Hakkının Engellenmesi:

Azerbaycanlı üniversite öğrencisi aktivistler son yıllarda bir çok baskıyla karşı karşıya kalmakta ve birçok kez disiplin komitelerine çağrılarak eğitim hakkından mahrum bırakılmaktadırlar. İran Eğitim Bakanlığında üniversiteler çapında Azerbaycanlı faal öğrencilerin listesinin tutulduğu ve bu öğrencilerin yüksek lisans eğitimi görmelerinin engellendiği bilinmektedir.

Bu doğrultuda Tahran Üniversitesi öğrencisi aktivist Kadir Kiyani'nin şikayeti İdari Adalet Divanı ve Meclis Komisyonu tarafından reddedilmiştir. Kiyani 2009 yılında girdiği yüksek lisans sınıfında uluslararası ilişkiler bölümünü kazanmasına rağmen üniversiteye kaydolması engellenmiş ve yaptığı başvurularda eğitim bakanlığı tarafından kendisine kültürel faaliyetleri nedeniyle listeye alındığı ve yüksek lisans eğitiminden men edildiği söylenmiştir.

Daha önce Tebriz Üniversitesinde Emin İmami, Nahid Babazade, Samed Paşayi ve Nadir Mehdi Karabağ adlı Azerbaycanlı kültürel aktivistler yüksek lisans eğitimi almaktan men edilmişlerdi.

Mağaza ve Dükkanların Türkçe İsimlerinin Değiştirilmesi:

Çeşitli kaynakların verdiği bilgilere göre son aylarda İran Azerbaycanının birçok şehrinde Türkçe adlı mekanlara yönelik kısıtlamalar artmakta ve bu mekanların birçoğu tek bir uyarıdan sonra kapatılmaktadırlar. Bu baskılar, geçtiğimiz yıl Azerbaycanlı milletvekillerinin "Mağaza isimlerinde ve tabelalarda Türkçe isim kullanma yasağı"na itirazı sonucu, bu yasanın geçersiz sayılmasına rağmen uygulanmaktadır.

19 Mart Perşembe günü Azerbaycanlı aktivist Abbas Lisani, Erdebil eyaletinin güvenlik şurası tarafından gönderilen bir ihtarnameyle dükkanının Türkçe ismini değiştirmesi konusunda uyarıldı. Gönderilen uyarıda Lisani'nin sahibi olduğu dükkanın ismi 21 Mart Cumartesi gününe kadar değiştirilmediği halde, güvenlik memurlarının bu dükkanı kapatacakları duyuruldu.
Abbas Lisani'nin sahibi olduğu dükkan, adını Köroğlu destanının Azerbaycan uyarlamasındaki "Çenlibel" kalesinden almaktadır. Destanın Türkiye versiyonunda Çamlıbel adıyla geçen kale, Azerbaycan'da bu isimle bilinmektedir.

İran'da Azerbaycanlıların en tanınmış aktivistlerinden biri olan Abbas Lisani, 29 Ekim 2008 tarihinde 30 aylık hapis cezası sona erdikten sonra Yezd Hapishanesinden serbest bırakılmıştır.
Yerel kaynakların bildirdiğine göre Batı Azerbaycan eyaletinin Negede (Sulduz) şehrinde de Türkçe isim taşıyan mağaza ve dükkanlar güvenlik memurları tarafından kapatılmaktadırlar. Son olarak Afşin Poyende'nin sahibi olduğu güzellik salonu kapatılmış ve dükkan izni iptal edilmiştir. Aynı şehirde, Azerbaycan müziği çalınan birçok taksinin sürücülerinin devlet tarafından verilen taksi ehliyetleri lağvedilmiştir.

Azerbaycanlı Sanatçılara Yönelik Baskı:

Tebriz'de tanınmış müzisyen Hasan Demirçi'nin müdürlüğünü yaptığı "Azerbaycan" müzik okulu, 11 Mart 2009'da güvenlik memurları tarafından kapatılmıştır. Daha önce okulun yöneticileri Doğu Azerbaycan Eyaleti Güvenlik İdaresi ve Tebriz şehrinin İsthbarat Teşkilatı görevlileri tarafından birçok kez eğitim faaliyetlerini durdurması yönünde tehdit edilmiş ve okul birkaç kez kapatılmıştı.

Müzisyen Hasan Demirçi, 2006 yılının Mayıs ayında İran'da Azerbaycanlıların devlet gazetesinde yayınlanan hakaret içerikli karikatüre karşı protesto gösterileri döneminde gözaltına alınmış ve bir yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu dönemde kapatılan okul, Demirçi'nin serbest bırakılmasından sonra adalet divanının verdiği izinle tekrar açılmıştı.

"Azerbaycan" Müzik okulu, 12 öğretmen ve 180 öğrencisiyle Tebriz'deki Azerbaycan Türk Müziği merkezlerinden biri olup son yıllarda İran Azerbaycanının birçok şehrinde ve yurtdışında çeşitli konserler düzenlemiştir.

Öğrenci Dergilerinin Kapatılması:

Urmiye Azad Üniversitesinde Emir Kahramani'nin sorumlu müdürlüğünde Azerbaycan Türkçesi ve Farsça olarak hazırlanan "Yağış" dergisi, ilk sayısı yayınlanmadan önce üniversitenin kültür şurası tarafından kapatılmıştır. Derginin sorumlu müdürünün belirttiğine göre, Urmiye Azad Üniversitesi Kültür Şurası, daha önce üniversitede aynı adda başka bir öğrenci dergisinin yayınının "Türkçülük faaliyeti" nedeniyle durdurulmasını gerekçe göstererek dergiyi kapatmıştır. Derginin kapatılma kararı, yayından önce yazılar üniversitenin kültür şurasına sunulduğunda verilmiştir.

Son yıllarda İran'daki üniversitelerinde kültürel faaliyetlere çeşitli engelleyici kurallar getirilmektedir. Öğrenci dergilerinin yazı işleri müdürleri, dergi yayınlanmadan önce hazırlanan yazıları üniversite görevlilerine ulaştırarak onay almak zorundadırlar. Üniversitelerin Öğrenci Yayınlarından Sorumlu Kurumun bildirisinde ise hiçbir resmi veya sivil kuruluşun, öğrenci yayınlarında çıkacak yazı ve belgeleri kontrol etmeye ve sansürlemeye hakkı olmadığı belirtilmiştir.

Geçtiğimiz aylarda üniversitelerin Azerbaycanlı öğrencileri tarafından yayınlanan Ulus,Nesim,Araz,Özlük,Oyanış, Settar Han, Kimlik, Yoldaş, Aydın Gelecek, Kıpçak, Yarpak, Telenger, Çanlıbel, Yeşil Yol, Ana Yurd, Seher, Açık Söz, Sayan,Bulud, Heleç ve Işılay dergilerinin yayınları, üniversite yönetimlerinin kararıyla durdurulmuştur.