28 Aralık 2008 Pazar

ADAPP'IN İRAN'DAKİ İKİ AZERBAYCANLI DÜŞÜNCE SUÇLUSUYLA İLGİLİ ULUSLARARASI KURULUŞLARA ÇAĞRISI

İran İslam Cumhuriyetinin güvenlik görevlileri, şiddet içermeyen yollarla ayrımcılığa karşı çıkan ve milli kimliklerini korumak için çalışan Azerbaycanlı kültürel aktivistleri tutuklamaya devam etmektedir.Bu aktivistler hapishanede işkenceye maruz kalmakta ve "Milli güvenliğe karşı faaliyet" suçlamasıyla avukat tutma hakkından mahrum edilmektedirler.

Azerbaycanlı iki kültürel aktivist olan Tahran-Şehid Recayi Üniversitesi mimarlık bölümü öğretim görevlisi mühendis Abdullah Abbasi Cavan ve Erdebil-Razi Üniversitesinin Öğrenci birliğinin eski başkanı Hüseyin Hüseyni, 14 Kasım 2008 tarihinde Rey şehrinde tutuklanmışlardır. Bu tutuklama, aktivistler Settar Han'ı (Azerbaycanlıların 1906-1914 yıllarındaki inkılap hareketine önderlik eden tarihi kahramanı) Anma Merasimine katılırken gerçekleşmiş ve onlar Tahran'ın Evin Hapishanesinin İran istihbarat servisi tarafından kontrol edilen 209. bölümüne yerleştirilmişlerdir.

Aile bireylerinin aktivistlerin nerde tutulduğunu öğrenme çabaları sonuçsuz kalmış ve güvenlik güçleri tarafından tehdit edilerek bir daha başvurmamaları söylenmiştir.14 Kasım'dan beri bu mahpusların aile bireyleriyle kurabildiği tek bağlantı, Abdullah Abbasi Cavan'ın tutuklandığı 10. günde kardeşiyle yaptığı 1 dakikadan kısa süren telefon görüşmesi olmuştur.

Evin hapishanesinin 209. bölümünden geçtiğimiz haftalarda serbest bırakılan iki düşünce suçlusunun verdiği bilgiye göre mühendis Abdullah Abbasi Cavan, kanunsuzca tutuklanmasını ve temel insan haklarının çiğnenmesini protesto etmek için son çare olarak 12 Aralık 2008 tarihinde (tutuklanmasının 23. gününde) açlık grevine başlamıştır.

ADAPP (İran'da Azerbaycanlı Siyasi Mahpusları Savunma Birliği), Azerbaycanlı kültürel aktivistlerin karşı karşıya kaldığı bu tutuklamaların keyfi ve planlı olduğuna inanmaktadır. Mahkeme yetkililerinin ailelere bilgi vermekten kaçınması ve Abdullah Abbasi Cevan'ın devam eden açlık grevi, mahpusların hapishanede baskı altında olduklarını ve büyük ihtimalle sorgu sırasında fiziksel ve ruhsal işkenceye maruz kaldıklarını göstermektedir.ADAPP, Uluslararası toplumu ve insan hakları kuruluşlarını, İran devlet yetkililerinden Azerbaycanlı kültürel aktivistlere karşı baskılara son vermelerini ve bu iki mahpusu bir an önce serbest bırakılmalarını istemeye çağırmaktadır.